Sadece bakmıştım, hepsi o kadar.
’’Sana yasak’’deyip sustu da geçti.
’’Ne kusur işledim de haydi’’ dedim.
Omuzun kaldırıp küstü de geçti.

Ne verdiğim gülü göğsüne taktı.
Ne sesimi duydu, ne dönüp baktı.
Eli yumruk oldu, sıktı da sıktı.
Gözünü iyice kıstı da geçti.

Ben beklerken gelsin yine ilkbahar.
Afet oldu sanki, boran, tipi, kar.
Kıyamet mi koptu neydi bu rüzgar?
Bağrıma, bağrıma esti de geçti.

Dedim aşk-ı sevda bu ise eğer
Uğruna her türlü acıya değer
Yüreği nefretle doluymuş meğer.
İçinde ne varsa kustu da geçti.

Ateşten gömleği söktüm eğnimden.
Kalbimi söküp de verdim göğnümden.
Acımadan tutup beni boynumdan.
Leşime ayağın bastı da geti. 

Baktı ses geliyor yine solumdan
Gördü ki dönmezim asla yolumdam.
Tuttu ayağımdan ,hem de kolumdan.
Dilek ağacıma astı da geçti.

Neydi bu düşmanlık, niyeydi bu kin?
Gayet soğukkanı ve gayet sakin.
Böyle bir mezalim olmazdı lakin.
Ihlamur ağacımı kesti de geçti. 

( Mezalim başlıklı yazı Sami Biber tarafından 15.10.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.