Girdim kapıdan içeri 
Memleket kokan paltomu vestiyere verdim 
Kırk yıllık müşteri gibi 
Lüks bir otelin lobisine indim. 
Tüm konuklar gibi 
Ben de takım elbiseliydim... 
Ne hüzünden bir iz vardı gözlerimde 
Ne de yüzümde sisli dağların lekesi 
Mutluluk bana öylesine yaraşıyordu ki 
Ve en güzel dille konuşuyordum anadilimi...

Yüreği kocaman küçük bir adamdım caddelerde 
Tasavvur edemezlerdi ne hayaller kurduğumu 
Gün bitimlerinde tadını çıkarırdım özgürlüğün 
İçimin bütün kentlerini şiir kaplardı 
Çocuklara bağışlardım yazdığım her satırı 
Susuz bir yaz mevsimiydi yüreğim 
Çatlamış topraklar gibiydi bendeki her bir umut 
Yine de yeşerebiliyordum 
Derdi, kederi tek hamlede savıp 
Yine de sevdalara yürüyebiliyordum...

Şair Nigar sokakta adı Esat olan bir postacıydım 
Alın terim tırmanırdı tereğine şapkamın 
Hasret yanığı anam Karadeniz'in uzak yaylalarındaydı 
Ben Hüsrev Gerede caddesinde 
Kaldırım taşlarını arşınlayanlardandım. 
Mutluydum Atiye sokaktan Maçka' ya geçerken 
Zaman sokaklar gibi erirdi ayak uçlarımda 
Sacayağı ömürlere mıhlandı bendeki hayat 
Şişli- Gebze arası Avrupa'dan Asya ötesi 
Ve ben Esat...

Her arkadaşım 
En güzel çağların 
Parlayan güneşiydi ömrümün. 
Girdim kapıdan içeri 
Memleket kokan paltomu vestiyere verdim 
Kırk yıllık müşteri gibi 
Lüks bir otelin lobisine indim. 
Tüm konuklar gibi 
Ben de takım elbiseliydim... 
Ne hüzünden bir iz vardı gözlerimde 
Ne de yüzümde sisli dağların lekesi...

Esat KURT - 10 EKİM 2018

( Girdim Kapıdan İçeri başlıklı yazı esatcan tarafından 11.10.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.