Kaç yalanı daha taşıyacak kalbin. 
Kaç kurşun sıyırıp geçecek yüreğini.
Arzular denizinde boğulan bedenin.
Ruhlar âlemine de ölü doğuyor.
Kitapsız bir nebi gibi dolaşır saçlarında rüzgar.
Eteklerini uçuşturur nefesiyle.
Üç mevsimi de görülmez kaza da kaybetmiş bir bahar.
Ağza alınmayacak türküler söyler karga sesiyle.


Bir pabuç düşün damda, bir çocuğa ait.
Hangi yetişkin anlayabilir o çocuğun hüznünü.
Yağan yağmurun tesellisiyle çocuk ağlamaya müsait.
Kim yaptı diye düşünür bana bu kötülüğü.
Bende tıpkı o çocuk gibiyim.
Yüreğimin pabucu dama atılmış.
Doğmayan günlerin sancısıyla geceye gebeyim.
Kalbim aşktan yana yara almış.
Kabukları soyulmuş hayatımın vitamini de yok olmuş.
Sır bir ölüm kalbimin kanatları atında yatan kuşta.
Kırmızı güller meçhul ölümün tek tanığı.
Daha nereye kadar yürüyeceğim bu dik yokuşta…


Kurduğum saatlerden evvel uyandığım her günde.
Kursağımda kalıyor keşkesi hüznümün.
Kimsesiz gönlümün tek korkusu geçen zaman,
Ensesinde yaşar gibi gelecek olan ölümün…

( Kitapsız Nebi başlıklı yazı Mecaz Adam tarafından 26.09.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.