Kur'an sureti insan olan canlıya beşer, sireti insan olan canlıya "Adem, Ademoğlu' der.
Bunun neden ve niçinlerini de Allah'u azımüşşan, Kuran'ın değişik ayetleri ile apaçık anlatır. 
Bu güne dek bize israiliyattın öngörü ve bilgileri malesef ki sanki Kur'an bilgisi gibi öğretilmiş, gerçekte Kuran'ın bu konu hakkında ne yazdığı Allah'ın ne anlattığı hiç dikkate alınmamıştır. 
Konuya isterseniz alemlerin ve yeryüzünün yaratılışı ile başlayalım. 
(EMBİYA-30) Ayeti: “İnkâr edenler, bizim ilk defa gökleri ve yeri bitişik olarak yarattıktan -belli bir süre- sonra, onları ayrı ayrı yapılar halinde düzenlediğimizi ve diri olan her şeyi sudan yarattığımızı görmediler mi?"
Bu hakikat geçen yüzyılda anlaşılmıştır.  Alemler ilk yaratıldığında, akıcı bir sıvı gibiydi ve hiç bir şey ayrı degildi ve şekil almamıştı. 
Allah yerleri ve gökleri ayırdıktan sonra ilk canlıları sudan yarattığını  ve canlıların ilk değil son halkasının insan olduğunu söylüyor. 
Beşeri Allah'ın iki değişik ayette iki çeşit yaratma ile anlatır. 
Furkan Suresi 54. Ayette" O Allah ki, beşeri sudan, mâ'dan yarattı."
Bu su canlıların ilk çıkış noktasıdır. 
Şimdi ikinci yaratma şekline gelirsek ; 
SAD SURESI 71. Hani, Rabbin meleklere şöyle demişti: “Muhakkak ben çamurdan bir insan yaratacağım.”
 Aynı varlığın ayrı kavramlarla ifade edilmesinin sebebi, insanın yaratılışının aniden değil aşamalı olarak uzun bir süreç içinde yaratıldığına delalet eder.
Burda yaratılan insan beşerdir. Beşer bir şeyin görünen kısmı , hacmi olan bir varlıktır. Bunun karşıtı ,can-cin görünmeyen varlıklardır.
Insan canlıların son halkası olarak yaratılmış ve yeryüzünde diğer canlı türleriyle yaşamaya başlamıştır.
Insan (dehr) Suresi 1. Ayette Allah, insan yaratılmışken, anılmaya değer bir varlık değilken üzerinden uzunca bir zaman geçmiştir."

   Şimdi Bakara Suresi'nin 30. Ayeti ile devam edersek konuya; BAKARA-30: Hani, senin Rabbin melaikeye "Ben yeryüzünde bir halife tayin edeceğim" dediği zaman da şöyle sormuşlardı: Yeryüzüne fesat çıkaran ve kan dökmekte olan birini mi atayacaksın; üstelik biz seni hamd ile tesbih ve takdis edip dururken?" (Allah) cevap verdi: "Şu kesin ki, ben sizin bilmediğiniz şeyleri de bilirim."
Burada meleklerin itiraz etmesinin sebebi, insani biliyor olmasıdır. Burada meleklerin bilmediği insanı iki unsurdan ibaret olmasıydı. Insan beşer olarak en vahşi canlıydi yeryüzünde. Oysa Allah üçüncü bir unsurdan bahsediyordu.Onlara ben sizin bilmediklerinizi bilirim  derken, insana kendi ruhundan üfleyerek, insana, akıl, irade ve vicdan vererek onları diğer canlılardan üstün kılacaktı. Ne zaman ki beşere ruhundan üfledi, melekler beşerden Adem'e dönen insana secde ettiler. Meleklerin secdesi insana üflenen ruha idi. 

" Hiç Şüphe yok ki insan türünü nükteden yaratık" derken Allah eril ve dişil hücrelerin birleşmesini ve" biz ona akıl verdik çünkü imtihan ediciğiz" derken israiliyattan bize geçen insanı beşere indirgeyen tüm yanlış tasavvurların üzerinin çizilmesidir. Insanın beşere indirgenmesi sonucu, kitle imha silahları üretilmiş, Darvin insani maymuna indirgemiş. Freud ise insan bir düşünen hayvandır demiştir.

Sonuç olarak, insan iki unsurdan değil üç unsurdan oluşur. Allah ruh üflemekle can vermemiştir. Canlı olan beşere,ruh üfleyerek, akıl, irade ve vicdan vermiştir. Sureti insana, sireti ihsan edilmiştir. Hani Allah der ya hep, " nimetlerimizi inkar ederler", yeryüzünde beslenme, barınma her canlıya hastır gerçek nimet O'nun ruhumuza kattığı  bizi tüm canlılardan üstün kılıp tüm alemi emrimize veren nimettir 
Aklı, iradesi ve vicdani olmayan insan surette  insan olsada sirette Adem degildir.

Bizler Müslüman alemi olarak, kendi hakikatlerimizi bir kenara bırakarak israiliyatın üzerinden yaşamaya ve inanmaya devam ettikçe hiç bir zaman Allah'a yeryüzünde halife olamayacağız ..

Ümit Seyhan 
( Sureti Insan Sireti İhsan başlıklı yazı Ümit Seyhan tarafından 19.06.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.