bunu senden hiç beklemezdim

çekip gideceğini...

kör oldum sanki güneşim söndü

ay'ım düştü gecede,

dipsiz bir kuyuya döndü göğüm

her yer siyahın en koyu tonlarıyla boyandı

sonsuz bir boşluğa düştü göğsüm

bunu senden hiç ummazdım

beni yalnızlığa iteceğini...

açtığın yaralara, ki bu bile yetmedi sana,

 tuz gölünü kattın

canımın ağrısından yaşama dair her şey

ölüme terk etti yerini bende

umudum rafa kalktı, gülüşüm arafta kaldı

acılarım saf saf dizildi yüreğimin secdegahında

bunu senden hiç beklemezdim

beni bir başıma koyacağını...

çiçeğe durmuşken sana salkım saçak

sen dolu olup yağdın üzerime

ve çiçeklerime vurdun

zatürree oldum ayrılığının rüzgarından

bir kır menekşesi gibi kırıldım orta yerimden

ellerin hoyrat, ellerin ayrılık kokuyor

ve bakışların yüreğimi deliyor

bunu senden hiç ummazdım

yok olacağını...

konacakken pencerenin kenarına

sana kuş olup ötecekken sevdalı sevdalı

sen kurşun olup yüreğime değdin

beni koydun yaralı yaralı

gözlerimdeki yaşlara inat

yağmur oldun düştün kirpiklerime

bunu senden hiç bilmezdim

beni zerre miskal sevmediğini

şimdi yıkılsın dünya; yansın orman

kurusun okyanus, devrilsin dağlar

kaybedecek hiçbir şeyim yok

azrail gelsin kurulsun can otağıma

alıp gitsin canımı kimsesizler mezarlığına

 

( Bunu Senden Hiç Ummazdım başlıklı yazı GürhanGürses tarafından 9.06.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.