Haftanın bu ilk gününde biraz keyifsiz hissediyorum kendimi. Bunun nedeni ise bir bağımlılıktan kurtulmaya çalışıyor olmam. Bu bağımlılık sigara bağımlılığı değil, bu bağımlılık alkol bağımlılığı değil, bu bağımlılık uyuşturucu bağımlılığı da değil. Okuyucuya komik gelecek ama bu bahsedeceğim bağımlılık sosyal medya bağımlılığı. Bende televizyonda ana haber bültenlerinde bu bağımlılık türünden bahsedildiğinde küçümseyerek bakardım söz konusu haberlere ama şimdi bende küçümseyerek baktığım hatta güldüğüm bu bağımlılık türünün maalesef esiri olmuş vaziyetteyim. Cep telefonumu beş dakika bile yanımdan ayıramaz hale geldim diyebilirim. Oysa benim fazla arayanım yoktur. Oysa benim fazla mesaj gönderenim de yoktur. Fazla yoktur derken hemen hemen hiç yoktur desem sanırım yalan söylemiş olmam. Öyle ki aylık faturalı hattımda 1000 dakika aylık konuşma hakkım ve 1000 kısa mesaj gönderme hakkım bulunmakta ama maalesef hiç birini tüketemiyorum. Hatta bırakın tüketmeyi 1000 dakika konuşma hakkımın çoğu zaman 50 dakikasını bile dolduramıyorum. Kısa mesaj ise geldiği gibi gidiyor. Bu kadar aranmayan ve bu kadar aramayan birisi iken cep telefonunun elimden düşmemesinin elbette mantıklı bir açıklaması olabileceğini düşünmüyorum. Aslında biliyorum ki tüm bağımlılıklar gibi bu da temelde psikolojik bir soruna dayanıyor. Kendini ispat etme sorunu olabilir bu. Belki de biraz önce bahsettiğim aranmama yalnızlığını maskelemek için bir tür savunma mekanizmasıdır bilemiyorum. Ama durumun vahim bir hal aldığını söyleyebilirim. Bu arada sosyal medya bağımlılığım var evet ama bu sosyal medyada çok popüler olan birisi olduğum anlamına gelmiyor elbette, bir fenomen filan değilim yani. Sık sık kendi fotoğraflarımı çekip paylaşsam da sosyal medya da benim paylaşımlarımı her ne hikmetse kimse beğenmez, kimse yorum yapmaz. Bu sosyal medyayı ilk kullanmaya başladığımdan beri değişmez bir kural haline dönüşmüştür. Buna rağmen nasıl oluyor da bağımlı hale gelebiliyorum inanın bende çok şaşırıyorum. Vay efendim şu ne paylaşmış, vay efendim bu neredeymiş vs. beni ilgilendirmeyen birçok bilginin peşinden koşuyorum. Dedim ya her bağımlılık gibi bu da zararlı bir bağımlılık maalesef. En büyük zararı da kuşkusuz yaşantıma. Çünkü bu bağımlılıktan dolayı cep telefonu elimden düşmüyor ve zamanımın çoğunu bu bağımlılık için harcamış oluyorum. Ürettiğim hiçbir şey olmuyor. Yaşam enerjim, zamanım işgal ediliyor bu sosyal medya bağımlılığı yüzünden. Oysa bu bağımlılığa ayırdığım zaman diliminde birçok şey yapabilirim. Ama bu bağımlılık yüzünden hiçbir şey yapamıyorum. Mesela neler yapabilirim? Öncelikle okumayı planladığım birçok kitap var ama zamansızlıktan yakınıp hiç birini okumuyorum bu kitapları okuyabilirim. Yabancı dil öğrenmek istiyorum ama bütün öğrenme materyallerine ulaşma imkânım olmasına rağmen zamansızlıktan yakınıp çalışamıyorum. İkinci üniversite okumayı çok istiyorum ama kitap okumaya bile zamanı olmayan birisi nasıl ikinci üniversiteyi okuyabilir öyle değil mi? Yazar olmayı düşledim hep. Ama iki satır yazmadan hemen sosyal medyaya dönüyorum. Özellikle twitter sosyal medya platformundaki kısa yazmalar neredeyse uzun yazmamı baltaladı diyebilirim. Bir de okumayan birisi nasıl yazabilir ki? Bunlar ve bunlar gibi birçok nedenden dolayı sosyal medya bağımlılığından kurtulma kararı aldım. Bu karar neticesinde de cep telefonumdan bütün sosyal medya uygulamalarını sildim. Neden sildin be adam girmeseydin olup bitseydi diyen kişileri duyar gibiyim. Ama öyle olmuyor bizzat biliyorum. Daha önceki denemelerimde bizzat deneyimlediğim bir durum da şu oldu ki; bu bağımlılık neticesinde açıp bakıyorum. O yüzden silmek en iyi seçenek gibi geldi bana. Umarım başarılı olabilirim. Şimdi bu yazıyı yazabiliyorum örneğin. Normalde bu yazıyı yazmak için harcadığım zamanı maalesef sosyal medya da geçiriyordum. Uygulamaları telefonumdan sildiğimden beri kendimi kötü hissediyorum diyebilirim. Bir tür boşluk oluştu hayatımda, sanki bir yakınım ölmüş de ben yastaymışım gibi. Bugün sosyal medya bağımlılığım ile mücadelemin ilk günü. Okuyarak, yazarak bir şekilde bu bağımlılıktan kurtulabileceğimi umut ediyorum…
 

( Sosyal Medya Bağımlılığım başlıklı yazı MESUT ÇİFTCİ tarafından 2.04.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.