Dahası var mıdır şunca zikrin

Zevk ile sürdüğün değil asla

Cefanla yaşadığın ne yalan

Ne inkârı sebepsiz kılınan hüzünlerin.

 

Şah damarından yakın acılar

Yine daha yakın andığın ve aşk diye

İnlerken evrenin gam telinde

Hep biriken bir iklim sükûnetinde

Cahil bedellerin.

Aşkın hükümranlığında

Ne gölgen ne sahipsiz sanılan benliğin;

Dirayetin sınandıkça

Dilinin döndüğü değil bilakis

Yüreğin iz sürdüğü şunca sefil kelamın

Hem de kerameti bitimsiz bir rota

Hicap edenlerden olma sakın ha

Sevip diri bildiğine hükmeden

Aşkın sızısında edindiğin matem.

 

Deryalar aş istersen

Sevdiğin kadar büyülü ve büyüksün sen, evren:

Yalıtıldığım haznemde kayıtsız bir nota

Kaybolduğum çöllerde susuz hayta bir çiçekten

Daha diriyim.

Sığmadığım kadar sığıntı bildiğim şu fani beden;

Sevip sevmekten imtina eden hangi sicil

Yine gözümde tahakkümperver

Hangi iz derinde kalan kanıtı

Yaşadığına dair değil sadece

Ölümü son bildiğin

Metazori bir iklim.

 

Zamanda tutsaksın madem

Ehli keyif bir fani olmayı asla dilemedim.

Hüznüm kadar mutluyum

Mutlu olduğum kadar yansızım

Yarımlarımdan doğan yeni bir iklimden bile alacaklı

Şu tefekkür yüklü ruhu

Kutsarken Tanrı,

Aşkın da sitemine sığındım bir kez

Sinemde olsa yaram

Yoksa yârim ne fayda?

Ürktüğüm bir gerçek ve kaçtığım gerçeklerden

Sivrilmeyi değil gömülmeyi talep ediyorum.


( Şah Damarından Yakın Acılar başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 31.03.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.