Sabrımı uyutmuşken acılarım uyanık.
Zilime basan şaşkın, o gelen sendin demek.
Vedasız çekip giden, ihanetinden sanık…
Saat sabahın üçü; yuvana döndün demek.
 
Nedir Allah aşkına, süklüm püklüm bu hâlin?
Yüzünden dökülüyor kalbindeki melalin.
Nerede kırıp döken, dile destan celalin?
Güvendiğin dağlara kar yağdı, dindin demek.
 
Kapıldın bir fettana, çıldırdın; ev bark yandı.
Öyle uçuyordun ki, zannettim, kanatlandı.
Hani damarlarının muhtaç olduğu kandı?
Hüsranın gemisine, el mahkûm, bindin demek.
 
Ballandırdığın dilber gönlünün şulesiydi.
Hakikatte tercihin kenarın lalesiydi.
Varlığın, sözüm ona, aşkın meşalesiydi.
Maraton 
ortasında püf diye söndün demek.
 
Gram emek vermemiş, hiç çileni çekmemiş,
Derdini yüklenmemiş, söküğünü dikmemiş;
Bilir mi kıymetini senle yokuş çıkmamış?
Paldır küldür bir anda zirveden indin demek.
 
Geç bakalım içeri; son şanstır bu, son lades.
Çocukların hatırı; umudunu benden kes.
Başını sallıyorsun çıkarmadan tek bir ses.
Aslandın, kedi gibi köşeye sindin demek.
Gururunu mat edip sonunda yendin demek.
 
Mücella Pakdemir

( Döndün Demek başlıklı yazı M.Pakdemir tarafından 19.02.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.