Daha on beşinde ya var ya yoktular
Yeni sürgün vermişti ruhlarında,
Geleceğe dair yaşanacak umutlar
Öğretmen, doktor...olup,
Köy köy, kasaba kasaba gezecektiler
Çocuk denilecek yaşta, babası yaşındaki
Erkeklerle evlendirilen, ağalık düzenine,
Töre illetine acımasızca, kurban edilen
Çaresizce boyun büken, kadınların
Sesi, kulağı, savunucusu olacaktı herbiri..

Söz vermiştiler! Kimi koca dayağında 
can veren bacısına, kızına..
Kimi daha kendini dünyaya getirirken, kaybettiği, kokusuna hasret büyüdüğü Anasına..

..... Her biri ayrı ayrı hikayelerin kurbanı olmuşlardı...

Nereden bilebilirdi ki, apansız üzerlerine,
Kara gölge gibi çöken karanlık ellerin
Tüm umutlarını, hayallerini ellerinden alıp
Umutla yola çıktığı yarınlarında 
Beyaz örtülerinin kefeni olacağını, 
Analarıyla aynı kaderi paylaşacaklarını..

Sessiz sedasız ebediyete giderken,
Gözlerinden yanaklarına inen iki damla
Gözyaşı içinde, son sözleri oldu!..
Çocuk yaştaki kadınlarımızın
"Sözümüzü tutamadık Anam!.
Kıydılar gencecik bedenlerimize,
Hiç acımadan, nefislerine, heveslerine,
Sınır tanımayan İNSANLIK dışı egolarına
Kurban ettiler!..
Hayallerimizin aydınlık süsü beyaz örtümüz,
Karanlık namert yüreklerde kefenimiz oldu!.. 
Biz yaşarken diri diri mezara koyarken
utanmayan vicdan sesinden yoksun
münafık beyinler!.. 
Biz öldükten sonra arkamızdan timsah
gözyaşı dökmesin yeterki...

18.01.2016


( Çocuk Yaşta Ki Kadınların Sesi başlıklı yazı Kara kız tarafından 17.01.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.