Artık...
Derman kar eylemez
Gönül hicrana aşina şikayet etmez
Suskun
Heceler, kelimeler
Gün yüzüne hasretken takat yetmez
Ruhi
İştiyak, aşk olmazsa
Zafiyet, heves tutku kalbe seslenmez
Ahenksiz
Her ne olursa olsun
Hakikatten çok uzaksa felaha erdirmez
Son çare
Olarak çırpınmak yetmez
Bir ömürden kopuk sayfa aman vermez
İstediğin
Kadar iddia et, avunmayı seç
İhtirasa, hırsa, hınça rağbet et sana olur
Her şerri
Kabul eden, hayırdan kaçan
İlmi, irfanı, edebi, ihlası hor gören nedir
Nasıl
Senin ruhuna, aklına
İradene karşı böyle şartlanmış yapandır
Hiç muhakeme
Etmeden teslim olmak hak mıdır
Gayıptan medet ummak ne kadar irfandır
Hangi hikayeyi
Dinlersen dinle, tahkik yasak mıdır
Hurafeler kör kuyuda kime çare olmaktadır
İnsanda
Akıl, azim, irade
Zan ve zafiyetten korunmak için vuslattır
Hesapsız
Bir hayatı düşleyen
Kendine, hakikatine ne kadar yabancıdır
Hevesi, hevayı
Heyecanı, zekasına,
Nefsine hasreden kimse ne kadar insandır
Bilmeyen
Öğrenmek istemeyen
Miskinliği ve zafiyeti seçen aklını karartandır
Hidayet
Ancak talip olundukça
Dimağa, kalbe zerk edilen ihsandır, inşirahtır
Zannına
Zekasına beyhude güvenen
Yalnızca kendine değil, yakınlarına da zarardır
Mustafa Cilasun