Şımarıklıkta sınır tanımayan, ünlü birisi, artık giyiminin gittikçe çıplaklığa, kurduğu cümlelerin de gittikçe İslam’a aykırı tahribata yol açtığını ileride, eğer susturulmazsa, bunu suskun kalan herkese apaçık gösterecektir!

Hadi be diyenlere ünlünün attığı tweet’i sunayım hemen;

İşte ünlünün takipçilerine verdiği mesaj!


"Keşke ayıp olmasaydı da herkes çıplak gezseydi"

“Düşüncelerimi insanlar bilse inanın beni sınır dışı ederlerdi!” 

 

Ey ünlenen ve güzide vatanımda tomarla para kazanarak yaşayan kişi,  Müslüman mahallesinde salyangoz satmaya kalkıyorsun. Ünlendiğin konuda takdire değer olsanda, senin edepsizliğin ve sonuçta yıkıcılığını gören insanlar, en kısa zamanda tarih sahnesinden de seni sileceklerdir. Savaşlarla yıkılmayan vatanım, bu tür edepsizlik ve ahlaksızlıkla, edebini yitirecek yola sürüklenmeye çalışılıyor. İnsanları öldürmeden, askersiz, silahsız ve tek kuruş para vermeden bir Müslüman ülke nasıl yıkılırmış senaryosu yazılıyor. Şeytanlaşmış insanların hileleri aşikârken, buna duyarsız kalmamamız gerekiyor. Bu tür deneyimler ne ilk ne de sondur. Bu gibi kişilerin ülkemde yaşamasına, fitne yaymasına asla izin verilmemelidir. Hatta suç sayılmalı, derhal de tutuklanmalıdır. Anayasamızda, dini etiklere saldırının, sonucunda ahlaki kirlenmeye çağrı yapanların eylemlerinin suç sayılması gerekliliği artık zaruridir.   

 

Bu tür fitneye tanık olduğum bir anımı paylaşmak istiyorum sizinle... Sene 1973! Ben orta birinci sınıfta okuyorum. Sınıf öğretmenim, ellili yaşlarda müzik öğretmeni bir bayandı. Sınıfta oturma düzenini kurguladığında, nedense beni iki kızın arasına oturttu. Şaşkındım. Utancımdan, ailemle paylaşamadım bu konuyu. Utangaçlığıma rağmen sınıf öğretmeninim yanına gittim. Dedim ki, "Ben erkeğim. Ne işim var iki kızın ortasında? " öğretmende demişti ki, "Siz kardeşsiniz! Bunda ne gibi kötülük var ki…" Yahu, ben o yaşımda İslami terbiye nedeniyle, kız kardeşimle bile aynı odada yatmazken, kardeşim olmayan iki kızın arasında öğretmenin telkinleriyle bir sene oturmak zorunda kalmıştım. Aradan, neredeyse 40 sene geçti, şimdi orta birinci sınıfta okuyan kız ve erkek öğrenciler uygunsuzca birlikte oturuyor, ilişkiye girip kız çocukları hamile kalıyor, arada birde olsa medya kanalıyla haberlerini okuyorum... Sonra da kızlar çocuk yaşta evlenir mi diye veryansın ediyor, müzik öğretmenim gibi çağdaşlar!!! Buna diyecek tek sözüm var kardeşim " Yuh yani..."  


Bahsi geçen bu ünlü kişi, benim yaşadığım gibi bir senaryoyu daha şümullü bir ortama medya üzerinden seslenerek, o müzik öğretmeninin misyonunu devam ettiriyor işte bal gibi...

 

İçimizde bunları yaşatmayacağız, tepki göstereceğiz... Gitsin yurt dışında yaşasın, hangi ülke böyle yaşamayı kabul ediyorsa ama benim ülkemde değil, asla!... Kovalım, vatandaşlıktan çıkaralım böylelerini... Ölümcül kanser mikrobu yayıyorlar... Nesli tükenmiş bir kaç kişidir ülkemde bu gibiler. Bunların haberlerini yapanları, yayanları, destek verenleri de dışlayalım toplum içinden!

 

Müslümanın görevi fitne ile savaşmaktır, doğrusu nedir anlatarak tebliğ etmektir! Müslüman yaptığı tebliğ ölçüsünde Allah’ın övgüsüne layıktır, yoksa ruhban gibi  yaptığı ibadetinde Allah katında bir önemi yoktur. Bunun için gerçekten İslam nedir, günahmış, sevapmış bize ne emrediyor, toplum içinde nasıl davranmamız gerektiğini, ahlaki seviyenin çıtasının ne olacağını öğrenmek ve öğretmek gerekiyor! Kişi eğer zehirleniyorsa, sigarayı, içkiyi, uyuşturucuyu bıraktığı gibi, ruhunu yok eden bu gibi ünlülerin çağrılarının yol açtığı ahlaki erezyona da dur demelidir. Eğer fitne yayılırsa, savaş meydanında tekbir getiren bir gençlik mi kalır yoksa, Allah korusun! İslam’ı yaşamayan bir Türkiye asla iki yakasını bir araya getiremez, Arakanlar gibi sığınacak bir yerler arar, sığıntı gibi de yaşar dururuz, Allah korusun! Artık, herkes konuştuğuna dikkat etsin, yaptığı eyleme de! özellikle öncü olan, sanatçılar, politikacılar, zenginler… Yaşamlarına çeki düzen vermemelidir. Bizim geçmişimiz belli, nasıl yaşamalıyız, tarihimizde açık! Eğitim-öğretim de buna göre yapılmalıdır…Yeni dönemde okula başlayacak çocuklarımıza ve öğretmenelerine başarılar dilerim, hayırlı ve huzurlu bir eğitim yılı olması dileğiyle…

 

Saffet Kuramaz

( Bakın Terbiyesize, Senin Haddine Mi Böyle Konuşmak! başlıklı yazı safdeha tarafından 17.09.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.