Kimi insanlar vardır, belki çocukluğunuzdan beri yanınızdadır. Kah gülmüş kah ağlamışsınızdır beraber. Ama artık kanıksamışsınızdır onu. Sıradan biri olmuştur hayatınızda. Ha, belki bir gün ölse üzülürsünüz en fazla.

Yalnız öyle insanlar var ki hiç beklemediğiniz bir anda kapınızı çalarlar. Öyle bir ısınır ki kanınız ona, işte bu! dersiniz. İşte bu, derdime derman olan, beni ben yapan.

Bir çokla
rı kaderin bir cilvesi olarak geldikleri gibi de gidiverirler. Daha hoşgeldinin dumanı dağılmamışken, hoşçakal hüznünün sisi bürüyüverir ortalığı. Keşke, dersin: keşke seni hiç tanımasaydım. Tanımasaydım da gidişine bu denli üzülmeseydim ve geldikleri gibi giderler 

tamam gitmiştir hayatından belki ama, ya bu yürek? Kolay mı bu yürekten çıkabilmek. Bu yürek yerle yeksan olsa, toprakta bir zerre olsa bile o kişi hep oradadır ki. 
İnsan diyorum, Gidenlerin arkasından ağlamaktan gelenlere sevinmeye vakit bulamıyor.

Ve gitmeler şunu öğretti bana: giden sadece bedenmiş. Ruhlar yüreğimizde misafirmiş her daim...



31 Mart 2011
Mustafa Taşkıran
( Nerdesin Eski Dost başlıklı yazı janjanLi tarafından 22.08.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.