Sadece ben değilim, herkes t/adına hasret,

Misk-i amber kokulu, güller sanadır sevda.

Öğüt verdim ruhuma, gelecek biraz sabret,

Şu acıyla andığım, diller sanadır sevda.

 

Özlemsin yüreklerde, pervanesin dönersin,

Gözlerimiz yansa da, avuçlarda sönersin,

İçimizde vuslatın , söyle nasıl dinersin,

Aşk yolunda ezdiğim, yollar sanadır sevda…

 

Yusufcuk gözlerime, karanlıktır her kuyu,

Sonradan düşen damla, bulandırırmış  suyu,

Yeter mi dersin söyle, akan ırmağın  boyu,

Nehir nehir aktığım, Niller sanadır sevda.

 

Dağıt diyorum işte, önce aklımı dağıt,

Uğramasın dilime, ne ayrılık, ne ağıt,

Eğer ki aşk yok ise, ne yazar kalem kâğıt.

Morarır tırnaklarım, eller sanadır sevda.

 

Sözcükleri seçerken, imtina ediyorum,

Baş ettiğim laflara, bak diyet ödüyorum,

Şaşırmışım bilmem ki, nereye gidiyorum,

Kirpiğimde biriken, göller sanadır sevda.

 

Sevdan ki derya deniz, sanmış ve aldanmışım,

Şükür ki tövbe ile tez elden budanmışım.

Usul usul kor olmuş, için için yanmışım

Arkalarda savrulan, küller sanadır sevda. 

 

Döneriz etrafında, gör kelebek misali,

Yanmayı bilemedik, hiç yoktu ki emsali,

Vermeseydi yaratan, ne bilirdim visali,

Ademin anlattığı, haller sanadır sevda…

 

 

Âdem Efiloğlu 

( Sanadır Sevda başlıklı yazı AdemEFİLOĞLU tarafından 14.08.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.