sana uzak
dur dedim benden
karanlığım
bana, yalnızlığım, hüznüm
asla
paylaşmam seninle
gözyaşlarımı
silecek ellerim var daha
kendimi
teselli edecek sözlerim
çekip
gidecek ayaklarım var benim
ruhumun
kanayan yarasına tuz basacak cesaretim var
sensizlikte
patlayan damarımı dikecek maharetim var
kalbime
sıkacak kurşunlarım var benim
ben sevmeyi
bilmeyenim, neden biliyor musun
çünkü hiç
sevilmedim, iliğime dek sevilmedim
tıka basa
sevilmedim, doya doya sevilmedim
gözlerimde
art niyet yoktu sana
sözlerimde
kötü bir anlam saklı değildi
özümde yanan
neydi o zaman
dur ben
söyleyeyim sana
içimde
cehennem saklıydı
ben sevmeyi
bilmeyenim
bakmayı, konuşmayı,
dokunmayı
çünkü hiç de
aşk dolu bir bakışa maruz kalmadım
sevda dolu
bir söze muhatap olmadım
ruhuma
değmedi hiç bir el
sapına kadar
yalnızım bu dünyada
kara kaplı
bir defter gibiyim herkese artık
içi katran
karası bir adamım
gözlerimin
derinliklerinde hüzün var
hüznümün
içinde kara gülüm var
o kadar
kolay ki bir adamı yüreğinden vurmak
mermiye
gerek yok inan, bıçağa ve zehre
adam zaten
düşmüş onulmaz bir kedere
keyfe
uzaktır kadere razıdır
zerre gelmez
aklına mutluluk
huzur
lügatinde eksiktir
gülmek başka
iklimlerin insanına aittir
sen her şeyi
bilen sevgili
içimi bir
kahve falına bakar gibi okuduğunu zanneden
havama bakıp
nem kapan, beni sevdiğini sanan
bana değer verdiğini
düşünen...
kıyılarımda dolaşıyorsun
ayağına
değen suları ben sanıyorsun
karşında
okyanus var oysa
niye girip
de kaybolmuyorsun
uçurumun
kıyısında dolaşıyorsun
ve beni
uçurum olarak görüyorsun
niye kendini
atmıyorsun uçuruma
sanmakla
olmuyor, zannetmekle
yaşamakla
ilgilidir demek istediğim
beni
alabildiğine yaşayacaksın ki anlayabilesin
seni
olabildiğine seveceğim ki anlayabileyim seni
suysam
karşında gireceksin o suya
ateşsem
ateşe atacaksın kendini
mermiysem
göğsünü hedef edeceksin
çiviysem
çakıldığım tahta olacaksın
aşkta
fedakarlık yoktur sevgili
aşka çilekeş
olacaksın ve çekeceksin sineye
yârin
cefasını da sefasını da
zahmetini de
rahmetini de
kalbim o
kadar tok ki suçlamalara
isnadı
olmayan ve insafa gelmeyen hiçbir söze itibar etmiyorum
seni
severken bile dik duruyorum
yalakalık
etmiyorum sana, eğilip bükülmüyorum
seni mutlu
edecek ve haklı çıkaracak sözler sarf etmiyorum
bundan bir
gram fazlası değilim
bir santim, bir
adım inan bana
seni düz seviyorum
bütün yamuk aşklara inat
seni dümdüz
seviyorum, dosdoğru...