Arka yüzündeyim takılı
kırk beşliğin;
Dünden miras o taş
plak;
Taş kalplerin ritminde
Atarken yürek yürek…
Anmaktan yorgunum;
Anlamamam, dirayetimin
sınandığı;
Anlam kaybı belli ki
hücrelerimdeki eksik hava;
Kutsandığına şahidim
oysa evren tarafından;
Bir de tekerlek izleri
şerh düştüğüm elem yüklü
Zincirleme kazası
ıstırap müdahili
O titrek izlek.
Yine donanımlı hüznün
dolaysız seyri
Üstelik küpeştesinde
cümlelerin;
K/ayıp üç beş sıfat…
Dillendirmekten imtina
etsem de
Kaygıların alayı,
Özürlü yükümlerin de en
kıdemli bekçisi
Yine tüm sükûnetin
kovuşturduğu illet.
Gönül mabedimde yüzü
gözü süzgün rehavet
Islık çalarken imsak
vakti;
Şeytan kulağına kurşun,
diyen üç beş aklı evvel muhabbet;
Surelerde yanmalıyım,
Suretimin yeknesak
kıvrımlarında;
Sancılarımın da
bitiminde
Doğmalıyım yeniden
Allah katında.
Sus’ların gergefi;
Nidaların çatlak sesi,
Verilen hüküm her daim
başım gözüm üstüne,
Demek yetse keşke
Bir de kerevete çıkacak
mutluluğu işlesem hece hece.
Önce konsam dalına,
muhafız alayı serçelerin
Şakıyan ruhuna da
desenler çizsem
Aşk tadında bir yürekte
tecelli bulan
Onca sefil tümceyi
elesem,
Astığım kelamı da
selamı da sersem
Boylu boyunca sevginin
gücüne teslim olmak
Kadar kayıtsızlığın
dibine vurup
Sükûneti giyinsem telli
duvaklı.
Varsın görmesinler
dünya gözüyle sevdanın rütbesinde
Hangi kayıt isem:
Melekler sağdıcım olsa
Ölüme gebe bir şiirde;
Konaklıyım ruhunda,
Öncemde yalın bir
yalnızlık nasıl ki boynumun borcu,
Koru anne beni
ninnileri kesilmeden evrenin,
Bir çocuk saflığında bileylerken
ruhumu ince ince
Nazenin bir yıldız
tadındayım bu gece
Belki de gülmekten
imtina eden bir garip kulum
Yine Hakk nezdinde,
En mazlum ve mağdur sefayı
sürüyorum
Ölümüne aşklarla
terbiye ederken benliği.