1
Ne ateşten korktum ne de külünden;
Gönül ocağımız yanmaktan bıktı;
Ayırmadım bülbülünü, gülünden;
Adımız yine de deliye çıktı…
Kader saçlarını elimle
ördüm;
Aklımı, fikrimi
vururken gördüm;
Ne bahtiyar oldum ne
sefa sürdüm;
Adımız yine de deliye
çıktı…
Hasret yatağında
uykusuz yattım;
Düşüme her gece
sabırlar kattım;
Ölüm elçisine nağme
uzattım;
Adımız yine de deliye
çıktı…
Hançer oldum
dermanlara sokuldum;
Sevda mahpusunda ipe
çekildim;
Çöllerde boğuldum su
da yakıldım;
Adımız yine de deliye
çıktı…
Sustu artık boş
yuvanın yapısı;
Kilitlendi yüreğimin kapısı;
Azrail’de emanetin
tapusu;
Adımız yine de deliye
çıktı…
Yavan ekmek kuru soğan
aşım yar;
İflah olmaz bu belalı
başım yar;
Söz dinlemez
takvimlerde kışım yar;
Adımız yine de deliye
çıktı…
Güler oldum olur olmaz
halime;
Çeksem bile çile
dolmaz halime;
Dünya yansa akıl almaz
halime;
Adımız yine de deliye
çıktı…
Ali ALTINLI – 17.0.2017
Saat: 15:26