* İçimde Çocuksu Bir İstanbul *


Susuz yaz,
eski bir özlemdir yalnızlığıma
sayfa sayfa uzanır gider, buruk yüzüne zamanın
içimde çocuksu bir hıçkırık, yırtar kafesini
ne zaman söz etsem İstanbul'dan
liseli kızların hüzülnü saçları kalır elimde
düşümde sinemalarda ayak sesleri
nasıl anlatsam ki bir susuz yaz filmi, 
baş rolde Hülya Koçyiğit, buzlar çözülürken
Antony Quin filmini mi? yoksa Üsküdar İskelesini mi?
Suphi Kaner, Fatma Girik ikilisi, ne çok özlemim var onlara
her biri unutulmayan birer anı, şahdamarımda kalan
meğer çok unutulmuş, ve çok çoğalmışım  o eski anılara.

Sesler geliyor hâlâ Taksim sinemalarında
Sophia Loren'in gala gecesi dalıp gidiyorum
bir tramvay homurtusudur eksilmeyen
arka sokaklarda sarhoş naraları
kalabalık arasında geçen Zeki Müren, Yılmaz Güney
yazlık sinemaların afişleri hep aklımda
Ayhan Işık, Eşref Kolçak, Orhan Günşiray
daha niceleri
düşündükçe, içimin sıcaklığı yeniden alevleniyor
o eski günlere.

Denize bakıyorum Galata Köprüsünden
dalgalar kızıla giyinirken her akşam
çığlık çığlığa uçan martılar
ay bulutlarla dudak dudağa Çamlıca tepesinde
ah...kaç bahar kaç güz sende yaşamışım İstanbul
bu nasıl bir sevdadır çözemedim.

Nuri Dağdelen
( İçimde Çocuksu Bir İstanbul başlıklı yazı Öz tarafından 15.10.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.