Bir Ağustos

akşamında,

bozkır çiçekleri gibi,
yağarken rüyalar gökten.

Gözlerinde,

— büyülenmiş,

mavi düşlerim,
düşerken beyaz bulutlardan.

Bütün,

kır çiçekleri şimdi,
o simsiyah,

saçlarında yeşeriyor.


Bozkır,

çiçeklerinin,

yapraklarında olgunlaşan şebnem,
dudaklarının alev kırmızısı boyası.

Ve,

gözlerindeki,
ışıltı safir taşı renginde,  
ıssız Türkistan geceleri gibi.

Şimdi sen, benimsin,

uslanmaz kanımın,

damarlarımdaki,

durmaksızın akışı gibi.


Tüm bozkıra,

özgürlük mavi gökten yağarken,

Sen, benim izin verdiğim kadar,

özgürsün.


Ve, nasıl Ağustosta ılık esen rüzgarla,

düşlerimde benim olduysan,

şimdi sevgim taşıyor yüreğimden,

Kaşgar Nehrinin, hırçın suları gibi.



Suskun//


————


In einem Augustabend,
fallen Träume wie Wildblumen,
in Strömen vom Himmel.

Während,
vom Himmel,

weiße Wolken herab regnen,
träume ich,
hypnotisiert,
von ihren blauen Augen.


Und alle vom Himmel,
strömenden Wildblumen.

blühen auf ihrem,
schwarzem Haar.

Der auf den Wildblumen blätter,
langsam reifende Tau,

ist wie die Flamme in roter Farbe,
auf ihren Lippen.

Und in ihre Augen,
funkeln wie Saphirstein,

in den stillen Nächten Turkestans.


So wie warmer Wind,
der im August weht.

So wie in meinen Träumen,
du meins wurdest.

So trägt jetzt mein Herz die Liebe,
wie stilles Wasser vom edlen Kashgar Fluss.


Der stumme Poet //



Not: Almanca yazdığım bir şiirim ve 
 Türkçe çevirisi... 


( Gözlerin Issız Türkistan Geceleri Gibi başlıklı yazı Mikail Dede tarafından 29.08.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.