‘’Madem küskün dargındın, neden geldin ağladın.
Rıhtımda boynu bükük bana mendil salladın.’’
Yusuf Nalkesen
ne bir gün huzur doldu
gönlümdeki rıhtıma,
ne ben seni buldum ayrıldığın
rıhtımda.
rıhtım sensiz,
rıhtım sessiz.
güneş sahile küskün,
kumsallar üzgün.
izlerini taşıyan hüzün dolu
rıhtımda,
sorguladım aşkımı dalgaları
sayarak.
bir suçlu varsa eğer bu
sonsuz ayrılıkta,
inan ki aşkım:
suçsuzum,
günahsızım,
masumum ben sevgili.
gelmediğin bu yerde,
tükeniyor bir bir kalbimdeki
umutlar,
tükeniyor sevgili hayata
tutunmalar.
ölümün soğuk rüzgarları
yalıyorken yüzümü,
yıllarım geçti inan anlamsız
keşkelerle.
umutsuzum,
yorgunum,
korkuyorum sevgili.
ararım ayın şavkını karanlık
enginlerde,
seni hayal ederek.
beyaz gelinlik gibi süzülür
yansımalar,
seyre dalar gözlerim uzun
geceler boyu.
çok görür kader bana bir
damlacık huzuru,
düşlerime set çeker o
simsiyah bulutlar.
yalnızlığa itilen şu yaralı
kalbimle,
yıllardır isyan ettim
yaşadığım bu aşka.
ne bir duyan oldu çektiğim
acıları,
ne sen duydun sevgili.
ışığım olurdu inan gelecek
bir selamın,
geçiyor yıllar ne yazık ki
habersiz bırakarak.
kimsesizim,
sensizim,
üşüyorum sevgili.
derin bir nefes aldım yosun
kokan nemli havadan,
buldum anılar arasında
kahverengi gözleri.
buğulanmış gözlerin
unutulmaz resimdi,
salladığım o mendil aşkımın
belgesiydi.
yaşadım bir kez daha hüzün
dolu anları,
aksın diye bıraktım saklı
kalan yaşları.
yıllar yılı rıhtımda
söyleştim dalgalarla,
ağlaştım martılarla,
seviştim yağmurlarla.
pusulasız yel gibi dolaştığım
rıhtımda,
bu aşktan kurtuluşu
bulamadım sevgili.
ne zaman seni sorsam uçuşan
martılara,
suskun kaldı dilleri.
bir gün geri dönersen eğer bu
ıssız sahillere,
bulurum sanma sakın sana
aşık bu canı.
mendilimi sakladım bir
kayanın altına,
veda etme zamanı sensiz
kalan rıhtıma.
yalnızım,
çaresizim,
gidiyorum sevgili.
ağladığın rıhtımda,
ağladım yıllar yılı.
ben döndüm de rıhtıma,
sen dönmedin sevgili.
Mehmet Macit
10.07.2016
Dikili/İzmir