Sözde geçim sıkıntısı var ama

Kemeri sıkan yok eskisi gibi.

Evlerde hiç iğne- iplik arama

Söküğü diken yok eskisi gibi.

 

Taze süt ve ayran içilmez oldu,

Yemyeşil çayırlar biçilmez oldu,

Tarlalar meradan seçilmez oldu

Kır- bayır eken yok eskisi gibi.

 

Şenliklerde, düğün- dernek olanda,

Bir iğnelik yer kalmazdı alanda,

Yaylanın düzünde garmon çalanda

Horona kalkan yok eskisi gibi.

 

Kimi senfoniden keyif almakta,

Kimşi arabeskle hayat bulmakta,

Nere gitsen caz müziği çalmakta

Türküler yakan yok eskisi gibi.

 

Budur günümüzde anlayış işte,

Din- iman aranmaz olsun beleş de,

Hep zenginlik, mevki istenir işte

Güzele bakan yok eskisi gibi.

 

 

Kimi Antalya’da tatil yapmakta,

Kimisi yazlıkta bir yer kapmakta,

Kiminin gurbette kalbi çarpmakta

Yaylaya çıkan yok eskisi gibi.

 

Kimse Ferhat olup dağ mı deliyor?

Ne yürekler ne de gözler doluyor,

Şimdi aşklar hep ömürsüz oluyor

Sevdalık çeken yok eskisi gibi.

 

Sevda diyarından, gönül yurdundan,

Aşka düşüp, ayrılığın derdinden,

Yanık Ozan, giden yârin ardından

Gözyaşı döken yok eskisi gibi.

 

Ankara- Mart 2014

Muhammet AVCI 

( Eskisi Gibi başlıklı yazı yanık ozan tarafından 30.05.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.