Hayat hep tozpembe gülümsemedi bize. Öyle ya güneşin bile küsüp doğmadı sabahlarımız oldu. Ama biz yağmur süsü vermedik gözyaşlarımıza. Herkes bizi mutlu bildi. Kimse gözyaşlarımızı görmedi. Ağladık diye üzülmedik. Ağlamak kalbe ilaçtır. Lakin sanmayalım şifa dolu diye yan etkisi yoktur. Uykusuzluk gelmeyecek olan sevgiliye gözyaşı yeşertmek. Ömür boyu azap oldu biz sevenlere...
Özlemek...
Tarifi ne zor bil kelime. İki durak arası kadar kısa gibi görünen dile gelince, yaşarken okyanuslar aşmak gibi çetin. Ah ne zor şey özlemek... ''Bahar gelmedi ki, bahar da kışı özleyeyim. Hep kışta kaldım. O yüzden özlem doluyum bahara.'' kaç aşığın bilip de söyleyemediği bir söz yuva kuruyor kalemimin çadırında. Ben hala senle doluyum ey aşk...
Yıllar…
Eskimiş dağ eteklerinde mağara girintileri gibi. Turistler için vazgeçilmez. Lakin deprem görmüş dağ için yıkım. Benim içinde öyle oldu. Koca dağ olsam da ben, bende gördüğün görkeme değil de bende bıraktığın yıkıma bakarım. Öyle ki benim için hayat tam da olmaması gerektiği gibi. Korku ile ümit arası ince bir istasyon gibi yaşam alanım. Nereye varsam diğerine ihtiyaç duyuyorum. Yokluğunda dahi varlığını anışım biraz da bu yüzden…
Masal...
Masalın asal sayısı mı olur. Bu kaçıncı gece bir var bir yokmuşluğun. Dilimde asırlardır gezip duran bir bilmece. Adına sen desem kurtulacağım belkide. Ama diyemiyorum. Yaşanması gerekenleri toplasan bir kaç cümle. Oysa yaşamadıkların en asil roman. Gel de sen söndür içimdeki aşk ateşini. Bakışları ölümü çağıran bir geceydi gittiğinde. Oysa yaşamak istiyorduk hayatı ikimizde. Olmadı tutamadık güneşi. Tutulamadık birbirimize ayın ziyasında. Nasıl yanıyor yüreğim bir bilsen. Elimde titrek bir kalem. Umudu öldürüyor geceler. Ben zambaklarla dolsun isterken odam. Dikenli gülleri avuçluyorum. Razıydım dikenler batsın ellerime. Yeter ki sen gitme. Olmadı işte olmadı. Biten bir aşka ne yazsan da dolmaz. Dolmayacak yerin. Ben seni sensiz de severim. Yeter ki gitmesin hayaletin gecemden...
'' Hayaletin odam da gezinirken, senden tek bir ricam var benimle mutlu olduğun o günleri hayal et...''
( Hüzün Sokağı Sakinleri başlıklı yazı Mecaz Adam tarafından 4.05.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. ) Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
