NÜKLEER GÜVENLİK OYUNU

ABD’nin Başkenti Washington’da 31 Mart-1 Nisan 2016 tarihleri arasında dünya Nükleer güvenlik zirvesi düzenlendi.

Bu zirveye Türkiye’de dâhil 52 ülke davetliydi. Zirvenin genel amacı, güya Nükleer silahların terörist grupların eline geçmesini önlemekti.

Peki, Nükleer silahlar Terörist devletlerin elindeyse ne yapılacak, bunlara karşı hangi önlemler alınacak, bunun cevabı verildi mi? Hayır.

Unutmayalım. Bugüne kadar Nükleer silah tehdidi terörist gruplardan değil, bilakis ABD, Rusya, İsrail, İngiltere vb gibi devletlerden geldi, gelmeye de devam ediyor.

24 Kasım 2015 günü Türkiye’nin sınırlarını ihlâl eden Rus uçağının, Türk savaş uçakları tarafından düşürülmesi sonucu, Rusya ile Türkiye arasında çıkan krizde, Rusya’nın muhalefet lideri kanalıyla, Türkiye’ye karşı Nükleer tehditte bulunduğunu unutmayalım.

Herkes hatırlayacaktır. Yakın zamanda Liberal demokrat parti lideri Vladimir Jirinovski, İstanbul’a bir atom bombası atarak yerle bir etmekle tehdit etmişti.  

Peki, bu tehdidi yapan terörist örgütler mi, yoksa terörist devletler midir?

Yine İsrail’in ikide bir Nükleer silaha başvurma ima ve tehditleri, terörist grupların tehdidi olmadığına göre, bu neyin nesidir?

Ayrıca ABD’nin, 2.dünya savaşında kullandığı, Japonya’nın Hiroşima ve Nagazaki şehirlerini tarihten silen Nükleer silahları, terörist gruplar mı kullandı?

Bunları dile getirmekle, terörist gruplar görmemezlikten gelinsin ya da terörist gruplar Nükleer silaha sahip olsunlar anlamında söylemiyoruz elbette.

Tabi’i ki Nükleer silahların terörist grupların eline geçmesini önlemek için küresel çapta her türlü tedbir alınmalıdır.

Ancak burada asıl söylemek istediğimiz, bu zirvelerle Nükleer silaha sahip olan devletler, terörist grupları bahane ederek, kendilerinin dışındaki devletlerin Nükleer silaha sahip olmalarının önüne geçme çabasındadırlar diyoruz.

 Eğer Nükleer güvenlik tedbiri alınacaksa, önce elinde Nükleer silah bulunan bu günün Nükleer güce sahip olan devletlerin, ellerindeki bütün Nükleer silahları ya yok edilmelidir ya da bu silahlara karşı uluslararası her türlü güvenlik tedbirleri alınmalıdır.

Bu önlemler, güvenmesek de BM kanalıyla alınabiliyorsa öyle alınmalıdır. İhlal edildiği takdirde de ağır yaptırımları içeren kıstasları olmalıdır.

Bu tip zirvelerde, Nükleer güç olan devletlerin elindeki Nükleer silahlar, nasıl yok edilecekse, onların yöntemleri ve önlemleri tartışılıp, bunlara karşı hangi güvenlik önlemleri alınacaksa, o güvenlik önlemlerinin alınması ve uygulanması olmalıdır asıl mesele.

İnsanlığın geleceği bu kadar önemliyse ki önemlidir, bu toplu imha silahlarını topyekûn yok ederek, beşeriyetin güvenliği açısından belki bir nebze de olsa faydalı olabilir.

Peki, bu tip önerileri zirvede dile getiren oldu mu dersiniz?

Hiç sanmıyorum. Çünkü bu zirveyi düzenleyenlerin tek bir kaygısı vardır. O da Nükleer silahların kendileri dışında kimsenin eline geçmemesidir.

Zaten zirvenin sonuç bildirisinde de bunu görüyoruz. Ne diyor sonuç bildirisinde;”Nükleer tehditlerin uluslararası sistem için hala en önemli tehditlerden biri olduğu ve bu tehdide karşı ortak mücadele edilmesi gerektiği vurgulandı.” Suya sabuna dokunmayan bir açıklama.

Maalesef bu konuda yapılan bu tip zirveler, Nükleer güvenlik oyunundan başka bir şey değildir. Bu durumu bütün katılımcıların bildiği halde dile getiremedikleri kanaatindeyiz. Nedeni ise, Nükleer güce sahip olanların hışmından korkmaları ve bir sonra yapılacak toplantıya çağrılmama endişesinden kaynaklanmaktadır.

Dünyadaki bütün Nükleer silahlar yok edilmedikçe, hangi zirveyi toplarsanız toplayın, hangi yöntemleri konuşursanız konuşun, hangi tedbirlerden bahsederseniz bahsedin, Nükleer tehdidin ortadan kaldırılması mümkün değildir. Çünkü dünyayı yönetenler, yönetimlerini ancak Nükleer tehditle sürdürebiliyorlar.

Sonuç olarak diyoruz ki, Türkiye’nin Nükleer tehdide karşı alabileceği elbette güvenlik önlemleri vardır ve olmalıdır da. O da en kısa zamanda Nükleer silaha sahip olmasıdır. Bir başka ifadeyle Nükleer güç olmasıdır. Bu da süper güç olması anlamına gelir.

Bunun dışındaki bütün güvenlik zirveleri ve önlemleri geçersizdir, anlamsızdır, boşunadır.

( Nükleer Güvenlik Oyunu başlıklı yazı İ.Sarıçay tarafından 5.04.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.