Eskilerde bilmezdik 
Çiçekçi dükkanı nedir?
Öğretmene, sevdiğine, törenlere
Çiçek mi gidecek, verilecek
Koşardık 
Dağlara, tarlalara, bahçelere

Çalılıklar arasından 
Eller kanaya kanaya
Dere, su kenarlarından
Ayaklar çamura bata çıka
Binbir türde
Kendine özgü kokusu, anlamı olan
Nadide kır çiçekleri toplardık

Bedenler yorgun düşse de 
Gözler çakmak çakmak,
Kalpler heyacan içinde, 
Sabah olmasını iple çekerdik

Çünkü bilirdik ki 
Sabah olup da çiçekler yerlerine,
Sahiplerine ulaştığında
Kır çiçeklerin saflığı, has kokusu
Yürekler de gönüller de
Tatlı bir tebessümün 
Vazgeçilmez sıcaklığı ile
Emekle yoğrulan alın teri
Birbiriyle harmanlanacak
Ve
Hoş bir sedanın 
Akıl almaz büyüsünde ki 
Miski Amber kokusu ruhu tazeleyip
Tüm evreni sevgiyle, tutkuyla..
Ele geçirecek

O zamanlar 
Toplanan her bir kır çiçeğin de
Mor menekşe de, papat da, 
Sümbül de, gelincik de
Doğallık, masumluk, 
Emek, hayaller!..
vardı ki
Özlem, hasret, sevda kokan
Her bir yaprağı, dalı, çiçeği
Memleket, vatan, toprak!..
demekti

Kimbilir belki,
O yüzden hala sıcak bakamıyorum
Çiçekçi dükkanlarına,
Vitrinlerini süsleyen 
Pahalı orkidilere, begonyalara...
Hala gözüm
Sokakta seyyar satıcıların sattığı
Kır çiçeklerinde

Kim bilir!.....

27.02.2016 Ankara P.ÇETİN
( Çiçekci Dükkanı Ve Kır Çiçekleri başlıklı yazı Kara kız tarafından 26.03.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.