Yaşantımıza yön veren faktörlerden biridir unutmak ya da unutmamak, işte bütün mesele bu...

William Shakespear'in "Olmak ya da olmamak işte bütün mesele bu" özdeyişini hatırlatan başlık oldu.

Yalnız  kişiler genelde geçmişini yaşarlar tekrar  tekrar, unutmadan/unutamadan ve kederler içinde...

Çoğul yaşayanlar geleceği yaşarlar ümitler içinde...

O zaman unutmak-unutmamak,

Unutmamız-unutmamamız durumlarını gözden geçirelim birlikte...

********

Hayatın akışında istemli veya istemsiz yaşanmış o kadar olaylar vardır ki unutulması mümkün değildir. Derin izler bırakarak  ruhu rencide etmişse  bir konu, unutmak, unutabilmek mümkün olur mu?

Sanmıyorum ama  bellekte oluşturulacak bir çöp kutusunun en diplerine atmak galiba en doğru olanı.

Aileden birinin acı kaybı...Saygıyla anılmak üzere saklanmalıdır bellek denilen manevi geniş mekanda...

En zor günde imdada yetişen birinin o asil hareketini unutmak mümkün mü? (unutan nankördür)

Keza  başarılı iş ve okul hayatı,

Evlenirken yaşanılan mutluluklar,

Eş  ve çocukların doğum günleri,

Evlenme yıldönümleri,

Bu güzel anıları akılda tutmak, günü geldiğinde sürprizlerle süslemek...:-)

 

bir demet çiçek ile ilgili görsel sonucu 

 

Pek konuşulmaz ama üçüncü kişilerle ilgili kesinlikle unutulmaması gereken;

Evin kirası, elektrik-su ve telefon borçları, kredi kartları ödemeleri, unutulduğunda aksamalar yaşanır.

Unutmamak için hafızayı canlı tutmak ve yaşam hazları ilaveleri gerekir bunun için de huzurlu bir yaşam, beslenme, uyku ve stressiz bir ortam ile uyumlu sosyal çevre  gereklidir.

Gençlik yaşlarında unutmak pek mümkün görünmüyor çünkü her şey taze...

Orta yaş ve üstü devrelerde  unutmak beklenmez ama  sıklıkla tekrarlayan unutma durumları bazı rahatsızlıkların başlangıcı olabiliyor örneğin, demans (bunama) ve alzhammer...

Erken tanı ile üstesinden gelmenin mümkün olduğunu akademik yayınlardan öğreniyoruz.

Anıların depolandığı ve unutma kumandasının yönetildiği  ana mekanı bellek yani hafıza...

Onu fazla yormamak ve üzmemek lazım, o da  güzelliklerden hoşlanıyor.  Esprili ve cezbeden  bir yazıyı okumak,  nüktedan arkadaşlarla  hoş vakitler geçirmek, pek mümkün olmasa da  kaygısız ve mutlu  bir geleceği hayal etmek  gibi...

Beden ve ruh sağlığı için,  hüzün veren anıları unutmak gerekir. Herhangi bir çağrışımın hatırlatmasına izin vermemeli ve ânında yoğun ilgiyi şart gören bir meşguliyete  motive olmalı. (bana göre)

Eyvah, eyvah, eyvah....

Blog yazarken ocakta pişmekte olan yemeği de unutmamak lazım...:-(

Gönüller hoş olsun,

Dilerim  daha güvenli bir gelecekte güzellikleri paylaşalım,

Selam ve sevgilerle,

Yurdagül Alkan.

 

 

 

 

 

 

( Unutmak Ya Da Unutmamak başlıklı yazı Gülalkan tarafından 12.02.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.