Demokrasi kültürü Müslümanların alışık olmadığı bir niteliğe sahiptir,bunu derken katıksız, İslami anlayışı kast etmiyorum,adet, gelenekle karışık Namaz,Oruç,Merhamet,şefkat,bireysel düzeyde hak hukuk kavramlarıyla hayatımıza yer almış İslam’dan bahs ediyorum,

Bizim kültürümüzde insan hak ve ödevleri heyetler, kurumlar ,kuruluşlar ennetice devlet tarafında korunur,Demokratik düzen ise beşeri sistemlerin bir sonucu ortaya çıktığı için “hak verilmez, alınır” prensibine göre işliyor,yani istemesini bilmek lazım,ancak herkes, her grup kendi imkanlarıyla hakkını arayamaz ,dolayısıyla hak arama konusunda aracı kurumların olması lazım,daha erkenden bunun farkına varıp hak aramada öncülük yapan İnsan Hakları derneği gibi kuruluşlar az daha öne çıktılar, ancak mütedeyyin, dindarların sorunları masalarında pek yer almadığı için bir boşluk yaşandı.

İnsan haklarını daha kapsamlı ve tarafsız ele almak için Mazlum Der’in kurulmasına ihtiyaç duyuldu ve kuruldu, yıllardır bu misyonunu yerine getirirken toplum nezdinde kendine layık bir esasa oturmakta zorlanıyor,

İslami camiada insan hakları diye bir sorunu gündem yapmak,savunmak ,yanında durmak, taraf olarak hakkını savunmak için mahkemelerde müdahil olmak, avukatlık yapmak, kitleleri ilgilendiren mevzularda basın açıklamasını yaparak insani ve hukuki bir duruş sergilemek, pek akla gelecek bir vazife ,gerekli bir çalışma gözükmüyor.Dolaysıyla bu insan hakları sorununu dindar insanlara anlatmakta zorlanıyoruz.Allah rızası için milyarlarını veren bir mümine deseniz ki, bir miktar da katkıda bulun insan hakları için bir aktivite düzenleyelim,İnsan Hakları konusunda bir konferans verelin az tereddüt ediyor,acaba? diye.

Daha çok solcu üyelerin oluşturduğu İnsan Hakları Derneği de “bunlar da nereden çıktı diye az tuhaf oluyorlar” halbuki Peygamberlerin asıl gönderilme nedeni hak adalet kavramlarının ana hedefi olan insan haklarıdır,

Mazlum Der’in Üye Profili de az diğer dernek üyelerinden farklı.Örneğin gıda dağıtamazlar, yas düğüne gidecek zamanları yok, cami cemaate yardım etme gibi bir misyonları da yok.Ancak İnsan Haklarını savunabilecek kadar nitelikli, bilgili, derneğin aktivitelerine katkıda bulunacak kadar özverili aidatını ödemeye çalışan gerektiğine ekstradan katkı yapabilecek kimselerdir.Dolayısıyla Her şubenin üye sayısı 100-200 arası olursa yeter de artar.Ancak, Derneğin bulunduğu şehrin halkı tarafından tanınmalı,yorum ve değerlendirmeleri kale alınmalıdır.

Dolayısıyla tanıtımı yapılmalıdır.
Bu tanıtımı küçük bir masrafla; onbin el afişiyle üyelerinin eliyle güler yüz ve cidiyetle şehrin işlek iş merkezlerine dağıtılarak yapılabilir.Afişin içeriğinde;
............................................................................................................................................
Mazlum Der,İnsan Hakları Derneğidir,
Devlet Tarafından, Güvenlik görevlileri ya da askerler tarafından ya da memurlar tarafından zulme uğradığınızda Mazlum Der’e müracaat edebilirsiniz,Mazlum Der avukatları sizden bir ücret talep etmeden avukatlığınızı yapabilirler
Ayrıca herhangi bir yerde şüpheli bir durum oluşmuşsa o olayla ilgili raporlama yoluna giderek olayın açığa kavuşmasına vesile olabilir,
Memleketle ilgili önemli bir konuda bir fikir ortaya koyabilir,bir çözüm teklif edebilirler

“Kim olursa olsun zalime karşı mazlumdan yana” sloganıyla hareket eden bir dernektir
...............................................................................................................................................
Mazlumdan yana tavır takınmak ilahi bir emirdir,bu derneğe üye olmak ibadetin değişik bir versiyonudur diyorum başarı be mutluluklar diliyorum.Ben demokratik düzenin yaşamasında
yanayın diyen her vatandaşın kendine göre katkı yapabilecek birkaç derneğe üye olup varlığıyla kalite üretmede ortak olmalıdır,ancak bu derneklerden en az biri İnsan Hakları derneği olmalıdır.Ancak bunu vatandaşa anlatmak lazım,bunu kim yapacak tabiî ki dernekler….derneklerin yapması gereken biiiir sürü işler var,var ama yapan yok,bu süreç iyi değerlendirilmiyor kanaatimce.Selam ve sevgilerimle
E.KAYA
( Mazlum Der başlıklı yazı Eyüphan KAYA tarafından 1.12.2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.