ÖZÜR VE ÖĞÜT
Şaşırırım karşında, elim dilim dolaşır
Gönlünü hoş edecek bir çift kelâm bulamam
Söylediğin sözcükler zihnime geç ulaşır
Çağım geçmiş ne çare, sana umut olamam
Maceraya kalkışma benle bu genç yaşında
Tercihini iyi yap hayatının başında
Sonradan pişman olup boğulma gözyaşında
Kalp denen kutsal kaba istesem de dolamam
Alıp sürükler beni hafifçe esse rüzgâr
Mecalsiz ve çaresiz gezdirir diyar diyar
Ne olur anla beni, vazgeç ısrardan ey yâr
Mutsuz edip de seni günden güne solamam
Saçlarını okşasam inan titrer ellerim
Akşam karanlığını uyku vakti bellerim
Yol yakınken sana ben mutluluklar dilerim
Bahtını ikbâlini mahvedip saç yolamam
(13.10.2014 – Lüleburgaz)
Zekâi BUDAK