Aniden siyah beyaz bir gün doğdu
Bazıları güneşliydi derler
İnanmayın yalan!
Eylüldü soğuktu, güneş hiç ısıtmıyordu
Caddenin en başında kara bir gölge belirdi
Sonra gürültülü bir sessizlik
Adam bağırdı
Çıkmayın sakın, sokağa çıkmayın!
Yasaktı yasaklıydı zaman
Asırlar kadar sürdü...
Yüzlerce yasak cümle karanlığa gizlendi
Genç yüreklerin ölüme sevdası mıydı bu?
Oysa henüz çok erkendi
Dar/ağaçların gölgesinde güller solarken
Adam tekrar bağırdı
Hükmün zulmüne tutsak
İtiraza zebun
Asın!
Vakit gece
Tarih utanç içinde
Tarihin boynu bükük
Tazecik bir mezar
Tüyü bitmedik yetim belki
Yasak kurbanları
Ağlama anne ölmedim ki
Toprak asi, musalla anarşist
Ah can!
Kardeş elinden mi geldi ölüm
Ya sen deniz gözlü sabi?
Bulutlar kadar maviyken ideallerin
Kim kırdı yüreğindeki martının kanatlarını?
Adam bağırdı susun!
Şikâyet etmeyin
Konuşmayın, hatta düşünmeyin!
Sokaklar karanlık
Caddeler ürkek
Kapalı perdelerin ardında keder
Eylüldü soğuktu
Her yâd edilişinde titreyen
Tükenen bir soluktu.
Şükran Gülce naz AYDOĞAN