MEVSİM: GÜLBAHAR

r o m a n

I.BÖLÜM


Yurt Müdürünün, Ali Elmas’ı ikna etmekte gösterdiği beceriksizliğin, milletvekili Celal Kabaloğlu’nun gözünden düşmesine sebep olmasından sonra, Muş Sosyal İşler Müdürlüğüne atamasını yaptırmak için torpil yaptırabileceği hiçbir imkanı kalmamıştı. Bu yüzden o kadar üzgündü ki, Ali Elmas’ın Kayaköy’deki cenaze namazında, ilçe müftüsü ‘hakkınızı helal ediyor musunuz?’ diye sorduğunda, o, içinden ‘haram zıkkım olsun inşallah!’ diye geçirmişti. Şimdi beyefendi Hacer Elmas’ı kocasından boşalan müstahdemlik işine sokması için haber salmıştı madem, o beceriksizliği telafi edip, beyefendinin gözüne yeniden girmenin bir fırsatını yakalamıştı işte!

İl Sosyal İşler Müdürlüğüne de vekaleten bakmakta olan İl Sağlık Müdürünü, aynı zamanda Başhekimliğini yaptığı Devlet Hastanesindeki odasında ziyaret ederek, “Allah gani gani rahmet eylesin! Ali Elmas’tan boşalmış bulunan müstahdemlik vazifesine, merhum şehidin karısı Hacer Elmas’ı başlatmak için onayınızı arz ederim,” deyip, verdiği dilekçeyi onaylattıktan sonra diğer muameleleri de bir çırpıda bitirerek müjdeyi bizzat beyefendinin kendisine verdi. “Beyefendi, emrettiğiniz gibi hanım kızımızı yurt kadrosunda sözleşmeli olarak müstahdemliğe başlatıyoruz, inşallah!”

Celal Kabaloğlu, bu haberi memnuniyetle karşıladı. “O garibanın bir iş sahibi olması içimi rahatlattı, sağ olun müdür bey!” diyerek kapattı telefonu.

*

Avukat Şamil Bey, birkaç gün içinde veraset intikal ve devir teslim işlemlerini tamamlayıp, Ali Elmas’ın sahibi olduğu araziyi de Celal Kabaloğlu’nun üzerine kaydettirdi. Bu süreçte Hacer Elmas köyüne dönmedi. Satılık olduğunu öğrendiği her evi gidip gördü, beğendiklerini de Fiko’ya haber verdi, birlikte gidip yeniden gördüler. Fiko, ev sahipleriyle görüşmelerinde yüksek bulduğu fiyatlarla karşılaştıkça, evin çok kenarda kaldığı, komşuların güvenli olmadığı gibi çeşitli bahaneler ileri sürerek kadını evi alma isteğinden caydırmayı başardı. En son buldukları ev iki odadan ibaret, içinde banyosu bile olmayan bir gecekonduydu, ama hem fiyatı çok uygundu, hem de caddeye çok yakındı. Hacer Elmas, evin kendisine değil, ama koca bir bahçesi oluşuna tav olup satın aldırdı. Bahçede, tam istediği gibi bir kömürlük, iki inek bağlanabilecek kadar küçük bir ahır ve derme çatma bir kümes de vardı. Kayaköy’deki ineğini ve tavuklarını da taşıyabilecekti buraya, ne güzel!

Kolları sıvayıp Gülbahar’ın da yardımıyla iki günde temizleyip badanaladığı eve Kayaköy’de ki eşyalarını taşırken, tüm Kayaköylüler hasetle uğurladılar onu.

Aslında, hasetlenmelerine gerek yoktu. İyilik sever Celal bey, kendisine devredilmiş olan arazilerden başka eşkıya Hamido’nun el koyduğu paralarından da mahrum kalan Kayaköy köylülerinin tamamını himayesine alarak aç açık bırakmadı, onları topluca sahibi olduğu köylerden birisine yerleştirerek gece gündüz hayır dua ettirdi kendine. Peynir tüccarlarına satmak için değil, ama Celal Kabaloğlu’ndan aldıkları maaşları hak etmek için tulum peyniri üretmeyi sürdürdüler.

Hacer Elmas, yetiştirme yurdunda Fiko’nun buluverdiği sözleşmeli müstahdemlik işine de gidip gelerek, Bulanık’ta yaşamını sürdürmeye başlamıştı.

Fiko, hemen her fırsatta Yetiştirme Yurdunda Topal Hasan’ı ziyaret ederek bir iki çayını içer olmuştu. Başlarda Hacer Elmas’ı görebilmek için fırsatlar kollamaktayken, son ziyaretlerinde, bu defa Hacer Elmas onun geldiği saatlerde müstahdem odasından çıkmaz olmuştu. Bu yakınlaşmalardan sonra anlamışlardı ki, on yedi yıl önceki aşkları, hala, dimdik ayaktaydı.

Ali Elmas’ın kırkı henüz çıkmışken Fiko, Hacer Elmas’ı “Allah’ın emri, peygamberin kavliyle” abisi Topal Hasan’dan istedi. Aşiret reisi, yedi köyün sahibi, milletvekili Celal Kabaloğlu’nun öz be öz yeğenine kim karı olmak istemezdi ki! Hele ki, on yedi yıl evvelden gelme, hiç küllenmemiş bir aşkın hasretiyle…

Fiko’nun niyeti resmi nikah yapmaktı, ama ölen kocasından bağlanan dul maaşının kesileceğini öğrenince, Hacer Elmas, resmi nikaha yanaşmadı, imam nikahıyla evlenmeyi şart koştu.

Şartı seve seve kabul edildikten sonra, ana caddenin en merkezi yerinde  Fiko Kabaloğlu'nun sahibi olduğu apartman dairelerinden biri boşaltılıp, dayanıp döşendikten sonra taşınıncaya kadar, Fiko da onun yanına yerleşti.

…/…

( Koca Katiliyle İzdivac başlıklı yazı AliKemal tarafından 1.12.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.