Kuşatılmışım çepeçevre.

Önüm ölüm.

Ardımda,

hedefine varamamış hayallerim var.

Çaresiz hastalıklardayım.

İntihar edecekti ruhum,

bedenimi darağacına sürükleyerek.

Gönül kapımı kırdın, açtın.

Boynumu ipten alanın

kim olduğuna baktığımda

ellerini gördüm.

Teslim aldın kayıtsız ve şartsız.

İstesem, ölürdüm ya, yaşamamı istedin.

Nedenini merak ettim.

Sükût ettin, anlamlıydı sükûtun.

Şefkatin annem gibiydi,

bir karıncayı incitemez.

Belki ondandı…

 

Pompeii’nin lavları altında

kireç rengi bedenimin acıları saklıydı

Acılar buldurur umutları;

İnan ki, yana yana öğrendim kalmayı.

Her sabah “günaydın!” dediğim bir yaşam var.

Bıktı, biliyorum,

Terk edip gidemiyor bir türlü…

Değil mi ki, onsuz yokum,

O da bensiz yok…

Son günün gelip çatması için özel bir gayret göstermem gereksiz

Güneş her gün doğmaz ki…

Belki ondan dolayı, yani,

Yüreğin sessiz kaldığı o gün gelmeden önce mutlaka söylemeliyim:

Kalbimin tüm haykırışıyla:

“SENİ SEVİYORUM!”

( Belki Ondandı… başlıklı yazı AliKemal tarafından 28.11.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.