İşkence çığlıkları ıslak ve kokuşmuş

Bütün duvarlar kapatılmış güneşe

Dilim lal kesilmiş, konuşturamıyorlar

Baba, oğlun direniyor sadist kahpelere

 

Gözlerimden akan yaş değil, kan

Birkaç kılcal damar patlamış atılan yumruklardan

Ayakta kalmakta zor ya, askıdasın kollarından

Baba oğlunla gurur duy, laf alamıyorlar ondan,

 

Dört duvar içinde çiş kokusu, bir de ben

Ettiğin büyük abdest alınmıyor yerden

Göz kapaklarım mecalsiz, kapanıyorlar birden

Baba, az sonra gelirler, uyumalıyım hemen

 

Götürdükleri yerin kapısında ‘kalem’ yazıyor

Soluk ve gösterişsiz bir ışık, aydınlatıyor ‘kalem’i,

Kalemi ve kağıdı, bir tutam hava diye haykırıyor, 
Baba bir ışık sızıyor eşikten, güneş feryad ediyor.

 

Oturtuyorlar bir iskemleye, hasrettik birbirimize

Ayaklarım prangasız, bileklerim kelepçesiz

Odanın,renksiz duvarların isnatı delilsiz kalıyor. 

Baba, serbestmişim, memur beyler öyle diyor…



 

 

 

( İşkence... başlıklı yazı AliKemal tarafından 27.11.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.