Gel ummana çağırma, gözlerinle sar beni

Dağıldıkça sevdiğim, hamurunla kar beni

 

Yansan yanarım senle, ağlasan bulut benim

Saklarım hep içimde, yarına umut benim

 

Bakışın ah-u zardır,   gönderir nara beni

İçimde sen var iken, tartamaz dara beni

 

Gülerim mi sanırsın, hasretinle yanarken

İçim zehir içim nar, anıları anarken

 

Titreyen yüreğimi, asaydım saçlarına

Tek ortağın etseydin, aşk denen suçlarına

 

Bilsen seninle aklım, mısra mısra savrulur

Yandıkça şu yüreğim, hasretinle kavrulur

 

Bir mum olur eririm özlemine düşünce

Tutar mısın gün olur, bu taht yere düşünce

 

Bir bilsem hangi renge, sirayet eder aşkın

Ayakların önüne, sermez mi garip şaşkın

 

Yokluğun bir labirent, çıkışı bilinmeyen

Kan olup akıyorsun, gözümden silinmeyen

 

Gelir bir rüzgâr öper, şu çürüyen tenimi

Aşkı tavaf etmeyen, bilir mi nedenimi

 

Tevazu etmem asla, bilmesen de halimi

Aşkta gurur yoksa da,  oda aşkın malumu

 

Seni çözmek isterim, her mısrada hecede

Hep ismini ararım, bilinmez bilmecede

 

Sen ki Dünyaya yıldız, evrenin lisanıydın

Şu garibin kalbine, Rabbimin ihsanıydın

 

Âdemi dara düştü, vuslatın yamacında

Yine de aşkı bulmak, hep bu var amacında.

 

 

Âdem Efiloğlu

 

 

 

( L A B İ R E N T başlıklı yazı AdemEFİLOĞLU tarafından 4.10.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.