Sen ölüme mahkumsun!

Ey nefsim bu edanla ne cüretle yürürsün?
Bu “yer” ağzını açmış, yuttuğunda görürsün!
Onun kara bağrına yattığında çürürsün!...


-Oraya düştüğünde tutulacak dillerin!
-Sen ölüme mahkumsun, ne olacak hallerin?!

Ne evlat, ne mal, ne mülk, seninle gelmeyecek,
Ne yardımcın, ne dostun, yüzüne gülmeyecek
Ahfadın, torunların adını bilmeyecek,

-Torunların bir yana unutacak döllerin
-Sen ölüme mahkumsun, ne olacak hallerin?!

Olur mu dünya için, Ahireti idam et,
Ömür boyu kabahat, ebedi bir nedamet
Ey nefsim uyan artık, kendini bir adam et

Dizde derman var iken, kırılmadan bellerin!
-Sen ölüme mahkumsun, ne olacak hallerin?!

Allah için ne yaptın, kendine ne kazandın?
Sen dünyada bir zalim, sen şımarıp azandın!
Sen hududunu aştın, yasaklara uzandın!

-Gör sana ne iş etti kırılası ellerin!
-Sen ölüme mahkumsun, ne olacak hallerin?!

Rütbene konumuna malına güvenerek!
Ben kazandım, ben yaptım diyerek, övünerek
Der Mikdadi şimdi de ağlarsın dövünerek!

- Mezarın yerle yeksan, kuruyacak güllerin!
-Sen ölüme mahkumsun, ne olacak hallerin?!

Mikdat Bal
( Sen Ölüme Mahkumsun! başlıklı yazı Mikdadi tarafından 3.10.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.