1 Yokluğunda Bu Şehir

Sen yoksun artık bu şehirde yapayalnızım
Arşınlıyorum karanlık sokaklarını yavaş yavaş
Evinin önünden geçerken
Duyulmuyor artık uğuldayan rüzgarlarda
Islak kaldırımlarda sesin…
 
Bir yandan yağmura karışan gözyaşlarım
Diğer yandan
Sessiz bir çığlık düğümlenmiş boğazıma
Çaresiz ve perişanım
Sağanak yağmurda sırılsıklam olmuşum
Ve sensiz üşüyorum…
 
Sen uzaklardasın şimdi
Kim bilir nerede kiminlesin?
Hasretinin kasveti çökmüş her yanıma
Anasını yitirmiş öksüz bir çocuk gibi kalmışım öylece
Bakıyorsun belki de uzakta ki bir pencereden geceye
Dinliyorsundur sende
Aşka davet eden yağmurun sesini
Belki de birlikte dolu dolu yaşadığımız o anlar canlanıyor
Karanlık sokağa dalan gözlerinde…
 
 
Yokluğunda çok şeye gebe kaldı bu şehir
Sonbahar yapraklarının nağmelerine adına ağıtlar yakerken
Kasvetli havasıyla gizliyor yüzünü
Yabancı bir el dokunmasın diye
İsyanımı haykırıyor çığlık çığlığa
Yüreğinde kabaran dalgaların sesinde…
 
Nice zamandır benimle ağlıyor sensizliğe bu şehir 
Tut ellerimden ne olur ellerim üşüyor,
Buz tutmuş yüreğim sensiz bomboş
Yokluğunda vefalı bir dost şimdi bana
Karanlık sokakların ıslak kaldırımları
Sensiz zifiri gecelerimin, yalnızlığımın
Tek şahidi onlar
Yalnız kaldım yokluğunda bu şehirde…
 
 
Mustafa KARAAHMETOĞLU
05.09.2015
 

( Yokluğunda Bu Şehir başlıklı yazı Mustafa Kara tarafından 6.09.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.