Yine soğuk bir
gün idi, rüzgar ise çok sert esiyordu..
Deniz dalgalarını her zaman olduğu gibi sahile
vuruyordu
Bazen kumları ,bazen
pet şişelerini veya ölmüş balinalar, balıkları sahile aradan
bir vuruyordu….
Sahilden dolaşan
duyarlı insanlarımız hemen
etrafını sarardı , sahilde kumlara
saplanan
Balık ve balinalara
öyle sarılanlar oluyorlardı ki göz yaşları bile balinan’ın üstüne damlıyordu…
Gecenin karanlığı iyice çökünce , gün ışınları
kaybolunca denizin ortasında, sessizliği
insan çığlıklarına bırakıyordu.Bir
can pazarı yaşıyordu ..
Bir fırtına
kopmuştu , göç eden ve vatanını terk
eden garibim insanların üstüne..Bir
yudum sevgi ve sıcacık bir yuvaya ,karnını doyuracak bir lokma ekmeye muhtaç
olmaması için, ve zulüm de ,hakaretten ve ölümde kaçıyordu..Ölüm ile
yaşam arasında bir koşuşturma…..
Ne bilsin ki garibim ..?
Yaşamak için yurdunu terk ederek, her şeyini bırakıp
iyi bir yaşamı sürdürmek için, Ölüm
yolculuğuna başladığını…Ölümü denizin
ortasında onları beklediğini….
Kıyamet kopmuştu üstlerine,Yürekleri paramparça
dalgaların yükselmesi .insan fazlalığı
yüzünde belki , bedenleri ağır gelmişti… Taşıyamaz olmuştu… Bu dünya
onları hor görmüştü
Yaşama hakları ellerinde almıştı , deniz suları bile
onları içinde bırakamadı vurdu…Sahile !
Cansız
bedenlerini ve minicik bedenler etrafa dağıtmıştı, Anne –baba kendilerinde ve Evlatlarından
–Evlatlar Anne –Babasında haber sız Ayrı ayrı sahillere düşmüştü
Gecenin bir
sessizliğinde….
İnsanlık dramı yaşıyor ,yer yüzünde,Orta doğu kan
ağlıyor, yürekler param parça,
Sevgi den yoksul, merhamet şefkat kalmamış insanlıkta
çıkmışız…
İnsan ticareti,pazarlığı başlamıştır.Ölüme
yolculuk Bir nefes alıp vermeye yakın
olmuştur…
Bir gün doğacak tüm alemin üstüne.. Taş üstüne taş
kalmayacak…Ölüme yolculuk tüm alemi kaplayacak…O dev şet anları görmeye
kimsenin gücü yetmeyecek.
.İŞTE O ANLAR…
Kıyamet koptuğunda dünyanın yerle bir
olacağını, dağların yere batıp, okyanusların taşacağını, gökten ateş
yağacağını, dünyanın ortadan ikiye falan yarılacağını düşünüyorsunuz ya, İşte
sizinde ölümle savaşınız başlıyacak
Yurtlarınız başınıza yıkılacak patronluk ve krallığınız
son bulacak
Zenginliğiniz
sultanlığınız,ağalığınız son bulacak…. İşte kıyamet budur; Her şeyden
habersiz küçücük bedenini zor
taşıyan suçu günahı olmayan bir çocuğun,
kıyıya vurmuş, ayakkabılı ölü bedenidir kıyamet. Ve hala bunun sorumluluğunu
üzerine alan birileri yoksa ve hala bu çocuk bir rakamdan ibaretse bu
kıyamettir. Orada yüz üstü, kafası suyun içinde yatan çocuğa iyi bak, saçlarına
iyi bak.