HAYVANAT BAHÇESİ
Bir pazar sabahı anne ve baba çocuklarını
alıp gezmeye çıktılar. Amaç çocuklarına güzel bir gün geçirtmekti. Büyük bir
heyecanla kapıdan içeri girdiler. Çocuk heyecandan babasının ödediği yüz tl,yi
bile göremedi.
Çocuğun hiçbir yerde bulamayacağı hayvanlar
bir aradaydı.
-Bak oğlum, bu aslan, buna
hayvanlar kıralı derler.
Sözü anne ele aldı.
-Bak oğlum, bunlarda maymun
at o elinde ki muzları.
En çok memnun olan maymunlardı. Hayatlarının
hiçbir döneminde göremeyecekleri nimetler, orda veriliyordu. İşin sırrı biraz
şaklabanlık.
Çocuğa bir bir bütün hayvanları anlattılar.
Çocuk mutluydu. Hayvanlarda çok mutluydu. Hiç emek sarfetmeden yiyecekleri
ayaklarına geliyordu. Birileri tarafından yaşanabilir ortamları da çok iyi
sağlanmıştı.
İki tane hayvan bundan çok tedirgindi. Bu
duruma aslan çok sinir oluyordu. Ama yapacak hiçbir şey yoktu. Bir kere
kaptırmıştı paçayı. Kurtta tedirgindi.
Bu olaya bir anlam veremiyordu. Bu insanoğlunun kurdu yakalayınca öldürmesi
lazımdı. Ama buna rağmen yiyeceğini de veriyorlardı. Başkasının elinden
beslenmek kurdun zoruna gidiyordu.
Aile biricik çocuklarına her şeyi teferruatına
kadar anlatmışlardı. Sözde çocuk eğitiyorlardı. Söylenmeyecek ne kadar söz
varsa söylüyorlar ama söylenmesi gereken bilgilerin hiçbirini söylemiyorlardı.
Çünkü baba da çoktan kölelik sistemini hazmetmiş, hiçbir şeyin farkında bile
değildi. Çocuk her şeyi öğrenmişti. Ama
kendine lazım olacak içlerinden hiçbir bilgi yoktu. Baba insanın para uğruna
yüzlerce hayvanı oraya hapsedebilecek kadar zalim olduğunu anlatamamıştı.Ufak
bir olayda ortalığı birbirine katan hayvan hakları savunucularının binlerce
hayvan esaretine neden ses çıkarmadılarını da ömrünün son demlerine kadar
öğrenemiyecekti.
Eğer sizi birileri karşılıksız beslemeye
başladıysa, özgürlüğünüz çoktan bitmiştir. Sırf hayatlarını boğazları uğruna
yaşamak ne kadar aptallık.
Sözde eğitilen, bilgilendirilen çocuk şunu
gözden kaçırmıştı. O eğlenceli bir saatin uğruna günlük elli tl ye çalışan babanın
iki gün sisteme köle olması gerekiyordu.
AL BİRİ VER KIRKSEKİZ SAATİ
YAŞASIN ÖZGÜRLÜK.
AHMET ÇİFTÇİ (ÇİFTÇİ BABA)