Ruhumdan boşalacakken ukdeli ilenmeler en gaddar dualarla;

lisanınca ağıtlanan yarım dilli yakarışlar

ayartıyor ruhumu,

/uyarılmış şehvetlerin/

karanlığından daha soğuk dudakların

kanamalı tüm yaralarıma merhem olacağına yeminler vererek...

Parmaklarında sırroluyor ruhum kaygılarıyla...

 

Yaralar kapanıyor

/ evet /

acılarım asla...

 

Ben istemesem de, kaderim sırılsıklam...

Hiç bitmiyor  riya ezberindeki şiirlerde,

yağmur duasının çoraklığından daha donuk bakışlar

gözlerimdeki ışıltılarla masum bir lika ...

Oynayabildiğin en masum rolünde bile kırıyorsun kapılarımı

Atıyorsun bedenimi Güneş'siz harabeliklere...

Ben tam ikna olmuşken kaderime, yine

/gidiyorsun/

kaderimle baş başa bırakıp da sensizliği;

gidiyorsun yıldızlarla kırıştırarak,

dudaklarında son bir gülücükle,

ve ben son bir kez süpürüp atıyorum,

hayallerimden sevinçlerimi......

 

Allah aşkına,

oynayıp durma benimle bir çocukmuşum gibi,

dönme bir daha!

Üstüme sinen hüsranlarda eskidi yaşım

ve bîhuş gülücüklerin ardında hep cenaze törenimi yaptın...

En unuttuğum yerde anlatmaları yok mu aşkı,

doğrusu değersiz birine, benim gibi ?...

Lanet olsun bu şiirlere!...

( Yaşamış Gibi Anlattığım Aşk... başlıklı yazı AliKemal tarafından 28.08.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.