BiN CANLI CESET

Avuç avuç duam; geçerse nazım, 
Ne tipi, ne boran, ne kış isterim... 
Az ayaz görmedim, belli niyazım 
Bol sabır, dehlizden, çıkış isterim. 

Tezgâh toplamadan sevap sezonu 
Cem ettim gönlümde ilâhî tonu 
Düz yolu neyleyim şer ise sonu 
Hakk'a götürecek yokuş isterim. 

Arzu-isteğine çeksem de hep set 
Nefis dedikleri bin canlı ceset. 
Erdem pazarında noksansız haslet 
Her dem ferâsetli bakış isterim. 

Müjde gelmiş gibi asıl sıladan 
Günah kâr sayılmış, haz hasıladan 
Geçip her imtihan, zor fasıladan 
Mahşerde îmanla kalkış isterim. 

Geceyi yarmaya olsa da nâil 
Rüzgâr "üf" deyince sönmekte kandil. 
Hakk vâki olunca yâdeden bir dil; 
Gönülden gönüle akış isterim. 

Diyerek "servetin en hası edep" 
Kibirden riyâdan uzak durduk hep. 
Ardımdan duanız yeğâne talep; 
Ne övgü, ne şöhret-alkış isterim. 

Madem ki O Yüce, kimsesize "Kim" 
Gözümde fer olsun, gönlümde mukim. 
Arsızlık saymazsa Rabbim; El Hekim 
Kalbimde nûrundan nakış isterim.
Mahşerde îmanla kalkış isterim. 

Mecit AKTÜRK
( B İ N - C A N L I - C E S E T başlıklı yazı Mecit Aktürk tarafından 11.08.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.