...İnsanlar bir hâdiseyi, bütünlüğü içinde kavrama yetilerini yitirmişler diye!
Yaygaraların, tehditlerin iniltileri boğduğu şu günlerde
feryadım bilin, şikâyetim bilin
şiirlerimi çığlığım bilin...
Ayrıntıların yok edici dehlizlerinde kendilerini kaybetmişler ki, olur olmaz bir şeyler yazıyor-karalıyorlar ve yaşananların gerçek yüzünü, arka planını bilmeden ve de hâdiselerin arkasındaki sinsi aktörlere kandıklarının farkında olmadan.
Dromokrasi-yi, demokrasi zannediyorlar...
Neyin kokusunu çekiyorlar
nasıl yakıyorlar içlerini
kimden, kime doğru
kime, kimden
hiç mi bir şey demeyecekler?
diyemeyecekler mi?
''Hakk'ın hatırı için''
Lambaları sönük, yaşananların
perdeleri örtük
ne varsa yarına dair
hepsi kırık dökük.
Bugün yazdıklarım
yarın olacak ağıt
elimizden alındığında
nüfüs kâğıt.
Bu durum, hâl ve vaziyet böyle sürer giderse ''bizi'' bizle vurmalarına kadar gider.
Az kaldı kurunun yanında
yanmasına yaşın
yaktıracak olan belli
yakacak olan başın.
Uzun boyu devrilsin o başın
ve gölge edenin
kasırgalaştık biz
elinde nedenin...
Gümüşhanlı'yım esmerliğim ne ki
bahtım gibi karayım
toprakta başak sarışın
bedeli ödendi
bedeli her bir karışın
ödettirecekler sanırım yine
tekrar ödeyeceğiz
sonu hayli güç olacak
güç olacak barışın...
...dedi EMİCE