“Andolsun ki, cinlerden ve insanlardan birçoğunu cehennem için yarattık. Onların kalpleri vardır, fakat onunla gerçeği anlamazlar. Gözleri vardır, fakat onlarla görmezler. Kulakları vardır, fakat onlarla işitmezler. İşte bunlar hayvanlar gibidirler. Hatta daha da aşağıdırlar. Bunlar da gafillerin ta kendileridir.”  (A’raf, 179)

 

        GAFLET, sözlükte "Önemsememek, kasıtlı veya kasıtsız terk etmek, farkına varmamak, kayıtsız kalmak, ihmal etmek, boş bulunmak ve aldanmak; dalgınlık, yanılgı ve dikkatsizlik" anlamlarına gelmektedir.

Gaflet kelimesi bilim dallarına göre farklı manalarda kullanılmıştır:

Hukukta: Bir kimsenin hukuki işlemlerde kolayca aldanabilecek derecede saf, dikkatsiz ve tecrübesiz oluşunu,

Fıkıh usulünde, çocuk, unutkan, sarhoş vb. kimselerin ilâhî hitabı anlamayışını,

Hadis usulünde, hadis ravisinin ezberleyerek veya yazarak hocasından aldığı hadisi dikkatsizlik veya dalgınlık sebebiyle hatalı rivayet edişini,

Dinî hayatta, müminin Allah ve Peygamberin emir ve yasakları yerine nefsinin ve şeytanın arzusuna uymasını, işlediği günahları ve ahirette vereceği hesabı düşünmemesini, Allah'ı zikretmeyi ve günahlara tövbe etmeyi terk etmesini, ibadetlerde kurallara riayet etmemesini, kalbin kasvet içinde oluşunu ve zamanını boşa geçirmesini ifade eder.

Bu gaflet çeşitlerinden kurtulmanın yolu da, söz konusu yergilere muhatap olmamak için irade, inanç ve vicdan üçgeninde hareket ederek tavır belirlemek ve uyanık olmaktan geçmektedir.

REHAVET, sözlükte “Gevşeklik, atalet, tembellik, uyuşukluk, ihmal ve gayretsizlik gibi anlamlara gelmektedir.

Bir başka açıdan rehavet,  insanın bolluk ve israf içinde yaşaması, ihtiyaçlarını tamamen tatmin etmesi ve bu rahatlığın içinde kendinden geçmesi, yoksullardan haberi olmaması veya bunları umursamaması anlamındadır. 

Müslümanları ibadet ve cihat görevlerinden alıkoyan, dünya hayatına ve bu hayatın lezzetlerine bağlılıktır. Rahatını terk edemeyen, şahsî hazlarından ve zevklerinden fedakârlıkta bulunamayan bir insandan zekât, hac, cihat gibi büyük vazifeler beklenemez. Beklense de boşunadır. Zira büyük vazifeleri, ibadetleri ancak maddî-manevî haz ve zevklerinden fedakârlıkta bulunan insanlar yapabileceklerdir.

Gaflet ve rehavet hali birer hastalıktır. Bu hastalıklardan kurtulmanın yolu inandığı gibi yaşamaktır. Kişi, inandığı gibi yaşamazsa, yaşadığı gibi inanmaya başlar zamanla!..

Bu Mübarek Ramazan ayını da fırsat bilerek gaflet ve rehavet perdesini üzerimizden atmaya çalışmalıyız, eğer bu istenmeyen hasletler bizlerde mevcutsa!..

Yani uyanacaksak, gaflet ve rehavetten uyanmanın vakti ölüm vakti olmamalıdır!..


MFK




( Gaflet Ve Rehavetten Arınmak başlıklı yazı MFK tarafından 23.06.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.