SİS SONRASI MANZARALAR



Sis dağılıyor
Lakin her yerde pusu 
Kiminin ölümden ağır olsa da uykusu
Uyanıyor kadim şehir efsunlu uykusundan
Mikrofonlardan  biteviye  zerkedilen zehrin etkisi
Yeni yeni hafifledi
...
Açıldı yavaş yavaş uğuldayan kulaklar 
Köreltilen gözler artık görse de
Bin pişman olsa da gönüller
Savaş ve zafer çığlıkları arasında
Gülen suretleriyle
Artık dost meclisine rey rey alınan düşman 
... 
Saf saf ittifaklar devletlu masalarda
Saf saf müttefikler kemale ermiş
Demirle taş gibi omuz omuza 
Ve saflar ki 
Saf  saf kanatları ıslanmış çil yavrusu gibi etrafta
Desti desti pişmanlık devşiriyorlar 

Saadet  masalıyla…




Ey g/özyaşlarıyla büyütülen ağaç
Yinede düşme bir an bile yeise
Dağ gibi dik dur bu rüzgar seni sarsmaz
Tozdur yelin dağdan kopardığı

Ve bekle yağacaktır beklenen yağmur

Ve yağmur arındırır dağları tozlarından
Tozları kirlerinden…
Yol bulur ağacın usaresine doğru 

Bilirim köklerin derindir göklerin derinliklerinden

Kırılsa da dalların 
Yaprakların dökülse de apansız
Yinede inadına meyveye durmalısın her vakit

Er doğan her günün şafağına

Davudi bir sesle haykırmalısın

Sokak sokak meydan meydan 
_Biz buradayız
_Kale gibi muhkem
_Çelik gibi sert
_Bayrak  gibi yumuşak
_Eğilmeden dimdik duracağız
Yine yeniden haykırmalısın
….
Çünkü  köklerin derindir göklerin derinliklerinden.



Muhammed Mehmet GÜL


( Sis Sonrası Manzaraları başlıklı yazı muhammed-meh tarafından 11.06.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.