Ömür salıncağında uçarken kafeslerim
Dümensiz gemilerin boranında duruldum
Turnaların saçında tutuşur heveslerim
Yaldızlı güneşlerin oklarında vuruldum
Sözlerim ayaz oldu bağlaçlara bulaştı
Yüzümde baharların çiçekleri çürüdü
Gülüşlerim ırmağın yatağına kulaçtı
Umutları kapıdan kötülükler kürüdü
Gariban bahtıma çıkmasın acı fallar
Gönül terazisinde tartılırken serabım
Virane duvarıma yaslanır kötü yollar
Kalbimi yüceltecek ölüyorken sevabım
Ecel kapımı çalıp soluğumda uçarken
Ayrılık gömleğini acılardan biçerim
Sırtıma yükleyip günahları kaçarken
Badeleri süzerek kadehlerden geçerim
Son kez sevdalı turna ateşinde ateşim
Küllerim yar elinde soğumadan taşlaştı
Doğacak mı bahtıma yediveren güneşim
Artık gidiş vaktidir hesap günü yaklaştı