Anadolu insanı yaşlıları,  bilge kişilerdir çoğunlukla...

"Gelin çıkmayan ev olurmuş ama ölü çıkmayan ev olmazmış"  sözünü söyleyenler de onlar...

İnsan ömrü iki nefes arası kadar derler, doğunca  alınan ilk nefesle vefat halindeki son nefes...

Çok uzun diye düşünülse de ömür,  bir başlangıcı  ve bir bitişi olan  zaman dilimi...

Bazen  rahatsızlıklar şeklindeki  öncü  sinyallerle,

Bazen de apansız, 

Geride kalanları acılar içinde bırakarak çıkılan "son yolculuk"... 

Az yaşa, çok yaşa,

Bir gün mutlaka gelecek başa...

Aslında bir gidişle başlayan bir bitiş değil bu yolculuk,

Yeni ve ebedi yaşamın başlangıcıdır.

Gelip geçici  yeryüzü yaşamında,  iyi veya kötü neler yaptığımızın değerlendirilmesi sonucunda  bize lâyık görülen, sunulan yeni yaşamın başlangıcıdır ölüm...

Bugün apartmanımız bu acı günü yaşamakta:

Eğitime yıllarını vermiş, çok sayıda öğrenci yetiştirmiş sevilen bir öğretmen Gülay hanımefendiyi  son yolculuğuna uğurlarken  hüzün ağırlıklı yoğun duygular içindeyim(z).

O'na,

Ortalama beş senedir yenemedin o  amansız hastalığı ve bugün teslim oldun,

Izdıraplarından kurtularak sevgili eşine de kavuştun, 

Nurlar içinde uyu sevgili komşum Gülay hanım, 

Dualarımızda sen olacaksın...

Komşun,

Yurdagül Alkan.

 

( Ölüm Davetsiz Gelen... başlıklı yazı Gülalkan tarafından 26.05.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.