İçe işleyen soğuğun ortasındasın; kederli esmekte rüzgâr, yorgun gibi

Gönlün kürek mahkûmunu andırır; çaresizliğe kulaç atmaktasın

Doğa şuh bir gecenin ıssızlığında iniltili ağlamasıdır

Merhametin gözleri kör, acılarla gömülü mezar

Çarkın dişlisine kaptırmışsın nefsini, iffetini

Bedbin bir sabaha açılır kahverengi sonbaharlar

Çığlıklar un ufak karadeliğin gizeminde

Kelimesiz, suretsiz, meymenetsiz geçecektir sağır zamanlar

 

Benliğinin içe dönük intiharı başlamaktadır şimdi

Ölü bir gecenin kanat çırpan yarasasını düşün

Kör bir günün kanla ziyafeti süregelir

Şuurunda nükseden ağır veba benliğini kemirmektedir

Geçmişin geleceğine neşterle otopsisinin; can alıcı noktasındasın

Cesetlerin toprak altında çürüyüşünü düşün

Sır ’at engebeli, sarp, çetin. Evrenle arandaki sırrı arala

Nabız sıfır. Saatler donuk. Yok oluşun ilk yarısı sona ermektedir

 

İnlemelerin, ağıtların, azapların ortasındasın

Zaman kaderine çelme takmakta

Kan akışı debisini bulmuş tel gibi akmakta

Azizler ayinine şefkati, müezzinler ümmete hürmeti aşılamakta

Ağustoslar kışı giyer üstüne, hüzne taraf olmaktasın

Teslimiyetin emniyetinde; işte tam orada araftasın!

 

Muammer GÜNDÜZ - Hiç, Hiç Oldun Mu? kitabından

 

( Araftasın - Muammer Gündüz başlıklı yazı Okur_ tarafından 31.03.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.