Yar…
Ne bilirdim ki
Nihayetinde bir ...
Tevdi edilen nefestim
Emanet hükmüyle senin
Şefkatli kollarına teslim edilmiştim
Sen
Halsizdin
Hamiyet adına
Nasipsiz bir suhulettin
Çaresizliğini sabırla
Bereketlendirerek
Kanaate iltica etmiştin
Nezaketle
Beklentilerin
Ve hayali sukut ile
Geçen günlerin dişlerini
Sabırla sıktığın çilelerin
Ve solgun ümitle niyetlerin
Halis
Niyetlerin
Secdede ki akan
Gözyaşılar güzelliğin
Teslimiyet içindeki ülfetin
Ve ihsan adına sonsuz gayretlerin
Hiç
Yılmazdın
Muhakkak çareyi
Umutla arardın kimseyi
Kınamazdın, kendi halinde
Uzun yolculuğu hep anardın
Evlatların
Adına Şayet çileleri
Yudumlamak haksa
Aşkla yoğrulmak ve sevdanın
Çeperlerini arşınlamak koklanınca
Derlediğin
O heveslerin
Güfteleştirdiğin çilelerin
Gariplik adına masumlaşan
Aziz nefesin, hüznümün kalesi oldu
Kolum
Kanadım, fersizleşen
Gözlerim doldu dizlerim
Takatsizleşirken, ayaklarım
Sukutuyla şevki uğurladı
Dilim
Dönmez oldu
Kalbim titremeyle
Solgunluğu andı toprağın
Kokusuyla var olan
Hasretliğim vuslat için yakarandı
Solgun
Tenin kefeni
Kuşanan çileli bedenin
Tabut içinde ki sessizliğin,
Ölümle arkadaşlığı bize anlatmıştı
Mustafa Cilasun