Şeytan takarsa
boynuna yularını
Boz bulanık
akıtır berrak sularını.
Yüce Allah
mağfiret etmezse,
Per perişan
eder nefsine uyan kullarını.
Şeytan
takarsa boynuna yularını,
Kabirde veremezsin
Münker Nekirin cevaplarını.
Yerin göğün
sahibinden başkasına taparsan,
Kendi elinle
satın alırsın cehennem narlarını.
Şeytan takarsa
boynuna yularını
Bir anda
yıkarsın haya duvarlarını.
Akıbetin çok
elim olur,
Akıtmazsan
günahlarına nedamet gözyaşlarını.
Şeytan takarsa
boynuna yularını,
Sevenlerin üzüntüyle
karşılar ahvallarını.
Harcamaya kıyamadığın
servetinin,
Daracık kabirde
göremezsin faydalarını.
Şeytan takarsa
boynuna yularını,
Severek taşırsın
günahların barlarını.
Aklını başına
devşirmezsen,
Kılmazsın dinin
direği olan namazlarını.
Şeytan takarsa
boynuna yularını,
Kurutur yeşertmez
en güvendiğin dallarını.
Yarı yolda
kalır menzil murad almazsın,
Yaşarsan nedsin
şeytani heves ve arzularını.
Şeytan takarsa
boynuna yularını,
Karanlık çıkmazlara
sokar yollarını.
Niçin yaradıldığını
bilmezsen,
Zebaniler misafir
eder açarlar kucaklarını.
Şeytan takarsa
boynuna yularını,
Zamanla kaybedersin
güzel dostlarını.
İnce eleyip
sık dokumazsan,
Giyinirsin çakalların
tilkilerin postlarını.
Şeytan takarsa
boynuna yularını,
Kırılır dişleri
döndüremezsin hayatın çarklarını.
Gönlün şatafatlı
saraylarda bile olsa,
Yaşamaya hasret
kalırsın manevi mutluluklarını.
Şeytan takarsa
boynuna yularını,
Payı mal eder
benim ben diyenlerin namuslarını.
Beklenmedik bir
anda söndürür,
Paha biçilmeyen
kıymetli fanuslarını.
Şeytan takarsa
boynuna yularını,
Kurutur bir
anda şarıl şarıl akan pınarlarını.
Doksan dokuz
esması olanı dost edinmezsen,
İster istemez
dost edinirsin şeytanı ve arkadaşlarını.
Şeytan takarsa
boynuna yularını,
Bitap düşürür
rahvan atlarını.evdalı bülbülleri şakıtmaz,
Baykuşlara mekan
eder bahçe ve bağlarını.
Şeytan takarsa
boynuna yularını,
Sisli eder
her daim ulu dağlarını
Ariflerin meclisinde
oturmazsan,
Kendine kılavuz
edinirsin cahillerin uslarını.
Şeytan takarsa
boynuna yularını,
Meçhule sokar
yarınlarını.
Tarihe mal olmuş kıssalardan hisse çıkarmazsan,
Yaşarsın en manidar yalnızlıklarını.
Şeytan takarsa
boynuna yularını,
Lezzetsiz eder
sofrandaki taamlarını.
Kendine ne
kadar güvenirsen güven,
Yakınlaştıramazsın
uzaklarını.
Şeytan takarsa
boynuna yularını,
Genç yaşında
ağartırsın simsiyah saçlarını.
El âleme
gülünç olursun,
Sevmezsen canı
gönülden Allah’ın veli zatlarını.
Şeytan takarsa
boynuna yularını,
Çoraklaştırırsın
gönül tarlalarını.
Yaman olur
hal ve ahvalin,
Seni sevenler
bile keserler selamlarını.
Şeytan takarsa
boynuna yularını,
İstesen de
ısıtamazsın gönül sobalarını.
Farkına varmadan
alel acele giyersin
Şeytani yollarda
gidenlerin postallarını.
Şeytan takarsa
boynuna yularını,
Kafesten uçurur
muhabbet ve sevgi kuşlarını.
Gönül gözlerin
körelir,
Tanıyamaz olursun
dost ve düşmanlarını.
Şeytan takarsa
boynuna yularını,
Alırsın onlarca
insanın vebal ve ahlarını.
Sevdiklerinin
yolunu gözlerken,
Dost edinirsin
dost olmayan başkalarını.
Şeytan takarsa
boynuna yularını,
Kap kara
edersin aydınlıklarını.
Mahir olsan
bile dokuyamazsın,
Hayat gergefinde
gerçek sevdaların nakışlarını.
Şeytan takarsa
boynuna yularını,
Oynarsın hayatın
en büyük kumarlarını.
Kaybedersin bir
anda,
Servetler karşılığında
kazanılamayan mutluluklarını.
Şeytan takarsa
boynuna yularını,
Kâbuslar böler
en şirin uykularını.
Yaza yaza
bitiremezsin,
Seni cehennemlik
eden kemliklerin oyunlarını.
Şeytan takarsa
boynuna yularını,
Bileyemezsin
yiğitlik ve mertlik kılıçlarını.
Rahmet yağmurları
sağanak sağanak yağsa bile,
Dindirmez
bağrı yanıkların susuzluklarını.
Şeytan takarsa
boynuna yularını,
Atamazsın üzerinden
yorgunluklarını.
Kendinle ne
kadar övünürsen övün,
Anlayamazsın
veli zatların sevdalarını.
Şeytan takarsa
boynuna yularını,
Büyütürsün ha
bire husumet urlarını.
Sen yaşadıkça
iki yakan bir araya gelmez,
Kolaylaştıramazsın
hayatın zorluklarını.
Şeytan takarsa
boynuna yularını,
Söndürür bir
anda gönlün ışıklarını.
Bertaraf
edemezsin,
Sevmeyi şiar
eden gönüllerin kırkınlıklarını.
15/Şubat/2015