KAR'A SEVDA

 

Ipıssız dağlarda gözlerden ırak
Beyazlar içinde bir gelin iner...
Bir içim su gibi; billur ve berrak
Zirveler şenlenir, karanlık diner.

Şuâlar uzanır öper aşk ile
İnciye dönüşen kuru kar ışır
Keşke zaman dursa; lâkin nafile
Sürmez bu mutluluk bir sene bile
Bahar kıskanıpta basınca zile
Âkıbet bellidir; yakar, kavurur
Bahtı kara gelin kendini vurur
Akar ak kanları sele karışır...

O yüzden gamlıdır bütün bülbüller
En yaslı, dumanlı dağ başlarıdır...
Açan gelincikler, kırmızı güller
Toprağın dinmeyen gözyaşlarıdır.

Her bahar geldikçe kasvet öyle ki
Kıraç tepelere karanlık yağar.
Birkaç gün, birkaç ay, yıl olsa ne ki
Güneşe sorarsan kar anlık yağar.

Sarınca her yani tarifsiz hüzün
Tabiat edeple söze karışır!
Der ki; şayet gönlü olursa yazın
Tutmayız matemin ömrünü uzun
Herşeyi Yaratan verirse izin
Hazan yaprakları yere savurur
Bulutlar yeniden kıyama durur
...ve yer gök yeni bir aşkla tanışır.

Bilmez ki her vuslat hicrâna gebe.
Ne baharlar sonsuz, ne yaz, ne kışlar
Zoraki bir oyun; bitmez körebe
Hasret bittiği an ayrılık başlar...

Destanlar yazsa da Kerem'le Aslı
Dillere düşse de karasevda'sı
Aşkın tarihinin gerçekte aslı
Güneşin -ölümsüz- kar'a sevdası.

 

Mecit AKTÜRK

( Kar'a Sevda başlıklı yazı Mecit Aktürk tarafından 16.02.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu