Hepinizin bildiği gibi orta dereceli okullar tatile girdi
girecek. Şimdilerde öğrencilerin notlarını saklama lüksü de yok E-Okul var, eee
okul var yani. Bizim zamanımızda öğrenciler karnelerini ispirto ile siler ve
notlarını yükseltirlerdi babalarından fırça yememek için. Sıfırlar on olur,
ikiler, beşler sekiz, daha neler neler. Allah var ben hiçbir zaman yapmadım.
Paşa paşa karnemi babama götürür fırçamı yerdim, ertesi gün parladığımdan
arkadaşlarım anlardı babamdan fırça yediğimi...
Oğlanda üniversiteye gidiyor. Her sene de ona aynı espriyi yapıyorum. ‘'Oğlum
nerede hani bu sene ki karnen?'' bıktı artık o da ‘'Ne karnesi baba git allasen
üniversitede karne mi var?'' Bu sene bitiyor Allah izin verirse makine mühendisi adayı, çok yaklaştı, yüzdü
yüzdü kuyruğuna geldi.
İlkokula giderlerken daha küçükler. Önce abisine, sonra da kıza espriler
değişmiyor, sahiden bıktırmıştım. Karneyi alır gelirler eve. ‘'Babaaa heyoo
karne aldıydık.'' Ben gayet sakin ‘'İyi oğlum getir bakayım hemen.'' İki
öksürür bir aksırırım ‘'Bu ne oğlum hep bir iki üç notların hep pekiyi diyordun
hani karnem.'' Kızarırlar bozarırlar ‘'Baba ya sen nereye bakıyorsun onlar hep
ders saatleri notlar yan tarafta yan tarafta.'' İşte böyle iki üç sene de bu
espri sürdü oğlum ve kızım muhatap alınarak, sonra kestik tabi hem onlar
büyümüştü hem de ben...
Ortaokulda çok parlak öğrenci değildim. Benim çocuklarımda bana mı çekmiş ne,
çok parlak öğrenci olmasalar da geçiyorlar işte sınıflarını. Ama Allah var
oğulcuğum üniversiteyi sanırım derece ile bitirecek. Arap atı gibi sonradan
açılıyor demek ki bazı çocuklarda. Kızım da lise-1 de eh fena değil karnesi bir
iki tane zayıfı vardı, ikinci yazılılar sonunda kurtardı neyse, sanırım
kıyısından köşesinden teşekkürü de yakalamış galiba. Bakalım karne gelince
göreceğiz, ak koyun kara koyun belli olacak. Ona da şöyle seslendim ‘'Kızım
teşekkür almak tabi ki güzel, ama ben yine de sana çok teşekkür ederim, alsan
da almasan da, vatan sevgisi ile dolu dolu olduğun için, kopya çekmediğin için,
öğretmenlerine ve arkadaşlarına gereken saygıyı gösterdiğin için sonsuz
teşekkürler. Allah'ım şükürler olsun bana böyle bir kız evlat nasip ettiğin
için.''
İşte böyle, teşekkürler çocuklarımıza emek veren, değer veren, onları itip de
kakmayan öğretmenlerimize, yöneticilerimize. Dünyanın en zor mesleklerinden
birisi olduğunu biliyoruz öğretmenliğin belki bu gün emeklerinizin tam
karşılığını alamasanız da büyük bir öz veri ile çocuklarımızı yetiştirmeye
çalışıyorsunuz. Mustafa Kemal Atatürk'ün dediği gibi ‘'Öğretmenler yeni nesil
sizlerin eseri olacaktır.'' Bizler de sizleri her zaman, çocuklarımızı
okuttuğunuz müddetçe ve daha sonrasında da baş tacı yapmaya devam edeceğiz.
Allah iki dünyanızı da bahtiyar yapsın değerli öğretmenlerim...