VEBAL


Sim siyahtır gök yüzü, nazaramı delalet,
Yaprak ulvî bir kubbe, kuşlar sessiz  altında.
Rüzgâr tavanı döver, toprak ister  adalet,
Semadan yakut inmiş, taşlar vebal altında.
Sıkıştıkça toprağa, başlar vebal  altında.

Hayatın ne kölesi oldum ne zamparası 
İffetin bütün başı, iki dudak arası,
Koşarak gelir nefis, ister hava parası,
Kurtar beni seccadem, yaşlar vebal  altında.
Sıkıştıkça toprağa, başlar vebal  altında.


Külden bir hisar yapmış, bu Dünya'nın amiri,
Rengim uçtu görünce, bozulmayan takdiri,
Hayra selamet olsun, bu rüyanın tabiri,
Karanlık gecelerde, düşler vebal altında.
Sıkıştıkça toprağa, başlar vebal altında.


Sırtına yüklediğin imansa ne büyüktür 
Vebal omuzların da  taşıdığın bir yüktür,
ALLAH Bismillah deyip,kör şeytana diz çöktür,
Sabır diye sıktıgın, dişler vebal altında.
Sıkıştıkça toprağa, başlar vebal altında.


Ezan-ı duyan kalbim hüzünlenir  burkulur,
Bir tarafım bükülür öbür yanım sarkılır,
Cehaleti taşıyan, imansızdan korkulur, 
Bir birine çatılan, kaşlar vebal altında.
Sıkıştıkça toprağa, başlar vebal altında.

HARUN YILDIRIM
( Vebal başlıklı yazı Harun Yıldırım tarafından 17.12.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.