Çocukken ilk duyduğum şarkı, annemin ninnisiydi. Bunu şimdilerde kardeşimin bebeği olunca bir şekilde yeniden duymuş oldum. Ama en güzeli kız kardeşimin de aynı ninniyi söylemesiydi. Neden bilmem çok duygulandım. Dilden dile geçen bu ezgide, yaşamın o sonsuz sevgisini işittim sanki.

 

Çocukların doğuştan getirdikleri büyüleyici bir temizlikleri ve sevgileri vardır. Kin tutmaz sevgileri ve her şeyi öğrenmeye açık zihinleri ile bambaşkadırlar.

 

Çocuk sevgisi nasıl kutsalsa, nasıl dünyamızı tazelerse, bunun karşısında çocukların istismarı da o kadar ağırdır.

Benim için çocuk bireydir. O konuştuğunda, bir bireyi dinlediğim ciddiyetle onu dinlerim.

 

Çocuk öğrenme hakkına sahiptir. Onu çok sıkıştırmak, dışarı oynamaya çıktığında bir camdan bakıp her yaptığına karışmak, özgürlüğüne ve kişiliğine müdahaledir. Bir çocuk sevgiyi, su gibi, hava gibi ister bu onun hakkıdır(Sönmez, 2008).

 

Sevgi insanı üretmeye, üretmek ise insanı bilgilenmeye iter. Wilhelm Reich, “Sevgi, çalışma ve bilgi, yaşamamızın kaynaklarındandır, dolayısıyla, yaşamı onların yönetmesi gerekir.” derken sevginin olmadığı yerde güçlü bir üretkenliğin ve üretkenliğin olmadığı yerde de bilgilenme isteğinin zor oluşacağını anlatıyor.


Gerçekten de insan ne kadar çok üretiyorsa o kadar çok öğrenme isteğine kavuşuyor.

 

Sevgi konusunda  Erich Fromm diyor ki: “Sevgi, sevgi üreten bir güçtür. Güçsüzlük sevgi üretememektir.” Evet! Sevgi güçsüzlüğün panzehiridir. Güçsüzler sevmekten korktukları için güçsüzdür. Sevmekten korkanlar doğaldır ki paylaşma güdüsü zayıf olanlardır.

 

 Sevgi statik bir olgu da değildir, dinamiktir ve de sonuçları da tek bir renge, biçime dönüşmez. Kimi zaman ilgi, kimi zaman sorumluluk, kimi zaman saygı ve kimi zamanda bilgi olarak çıkar karşımıza.

 

Bana sevgi vermeyip sadece bilgi vereni çabuk unuttum. Bilgi yerine sevgi sunanları zor unuttum; hem sevgi hem de bilgi verenleri hiç unutamadım. Evet, sevmek emekle orantılı bir kavram. Ne kadar çok emek vermişsek o kadar çok severiz(Çağlı, 2006).


Kişiler arası ilişkiyi, barışı, güveni, fedakârlığı hoşgörüyü, başarıyı oluşturan önemli özelliklerden biri sevgidir. Sevginin olduğu alanlarda yenilikler, güzellikler ve başarılar gelir. Ümidimizi, yaşama sevincimizi, güçlülüğümüzü sevgilerden elde ederiz. Duyguların en yücesi, bahçemizin en güzeli, en anlamlısı sevgidir.

 

 Dünyamızın hızla döndüğü ve kabuk değiştirdiği günümüzde değişmeyen, kalıcı değerlerimizden biri sevgidir. Bizim yaşayabilmemiz için sevgiyi tüm olumsuzluklara rağmen yaşatmamız gerekir.

 

 Niçin ve nasılları bir kenara bırakarak, insanları, ağaçları, hayvanları, toprağı, suyu kısaca tüm canlıları tadında sevmeli, sevgi dolu kalplerle yaşamayı bilmeliyiz(Keskin,2008).






( Sevgi Eğitimi-7 başlıklı yazı KARAM-41 tarafından 21.10.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.