-Çabuk tutun elinizi, baylar, bayanlar. Kalkıyor, kalkıyor. Haydi, yüklenin günahlarınızı…

-Cennetten geçer mi evladım?

-Yok, teyzem. Biz oradan geçmiyoruz.

-Hadi, oğlum atıverin beni de bir yere yol üstü.

-İnan ki teyze, olmaz. Ama eğer diyorsan ki illa da bineceğim evvelallah sana da buluruz boş bir koltuk.

-Yok, evladım yok. Az bekleyim ben. Beyim da orada beni beklemekte zira.

-Az, bekle o zaman teyzem.

-Hey, delikanlı otobüsleri karıştırdım belli ki.

-Yok, be ağbim. Biz de bu yolun yolcusuyuz… Hayırdır, bu genç yaşta nereye böyle?

-Ablamı öldürdüm. Aşüfte kocaya kaçtı hem de kanlımızdı.

-Hızlısın be delikanlı. Durduk yerde, tüh…

-Ablam, eniştem bir de doğmamış sübyanı da ekledin mi fazlasıyla günahım!

-Haydi, geç sıraya. Çabuk tut elini.

-Eyvallah, ağabey. Az beklesek…

-Neden ki?

-Kız arkadaşım da gelir az sonra.

-Ooo, siz bayağı yüklenmişsiniz günahı. Bacımın günahı ne ola ki?

-Sorma, hem de ne yük. Söylemesi ayıp, sevgilim de yüklü hani. Gerçi doğmamış çocuğa don biçilmez ama… Mecburen o sübyan da yanacak bizimle beraber.

-Desene, erken tutmuşsunuz elinizi. En arka koltukta iki boş yer var. Yeter ki çabuk olun.

-Cenazesi var be ağabey. Gömsün gelir az sonra.

-Kimin cenazesi ki?

-Anasıgil. Kadın dayanamadı kalpten gidiverdi. Anasını soyup soğana çevirdi bizimki evde kaçmazdan önce.

-Yeter bu kadar. Hesabı bana vermeyeceksin ne de olsa. Az bekleyin. Hesaplaşırsın gittiğiniz yerde. Haydi, haydi yolcu kalmasın…

-Az gelsene.

-Buyur, beyim.

-Beni cennete atsana.

-Yok, olmaz, oradan geçmez.

-Dinle. Bilet parasının on mislini veririm. Haydi, yap bir kıyak.

-Beyim, ben muaviniyim sadece. İnan ki olmaz. Hem çok geç bu saatten sonra.

-Bak, şu güzel sarışını görüyor musun?

-Bana ne ki…

-Bak yaparım aranızı. Yukardan tanıdıklarım var. Hele ki tanı yakından vallahi cennetlik olursun.

-Pardon, beyim. Sorması ayıp nedir senin yükün, bunca günahın?

-Rüşvet ve fuhuş.

-Hım, anlamıştım ben. Geç ağabey, geç.

-Oğlum, oğlum akşam okundu mu?

-Geç kaldın, amcam.

-Ben de kazayı kılarım o zaman.

-Sen iyi misin bey amca?

-Sorma, birader. Hanımı yeni defnettim sonrasında iki veledi. Bana yer kalmadı.

-Senin günahın ne ki amca?

-Hanım boşanmaya kalktı. Boşalttım mermileri.

-Ya, çocuklar?

-Onlar da geride yetim, öksüz kalmasın, dedim.

-Eh, be amca olacak iş mi seninki?

-Baktım boylu boyunca yatıyorlar son kurşunu da kendime sıktım.

-Senin koltuk tek kişilik o zaman.

-Öyle ya, onlar cennetlik ne de olsa. Bak, bu hiç hesapta yoktu.

-Kalkıyoruz ağabeyler, ablalar.

-Oğlum, az baksana.

-Söyle, teyze.

-Şoförü nasıldır bu otobüsün. Durduk yerde kaza yapmayalım…

-Teyzem, düşünme sen bunları. Cümleten kazamız mübarek olsun.

-Hey, delikanlı…

-O buyurunuz, beyefendi.

-VIP koltuk var mı sizde?

-Ne gezer, efendim. Artık her şey standart bu saatten sonra.

-Hayırdır, beyefendi?

-Özledim, çok özledim.

-Neyi efendim?

-O yumuşacık deri koltuğumu çok özledim. Nasıl da yayılmıştım senelerdir.

-Olacağı buymuş demek ki beyefendi onca yaptıklarınızdan sonra.

-Siz ne bekliyorsunuz burada beyler?

-Bizler beyefendiye tahsis edilmiş korumalarız. Başına kötü bir şey gelmesin.

-Oo, artık olan olmuş ama… Neyse, haydi siz de geçin.

-Kalkıyoruz, kalkıyoruz. Cehennem yolcusu kalmasın…

 

( Cehennem Yolcusu Kalmasın başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 29.09.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.